bayıltmak

Turkish

Etymology

From bayıl- (to faint) +‎ -t.

Pronunciation

  • IPA(key): /bajɯɫtˈmak/
  • Hyphenation: ba‧yılt‧mak

Verb

bayıltmak (third-person singular simple present bayıltır)

  1. to cause to faint

Conjugation

Conjugation of bayıltmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple bayıltırım bayıltırsın bayıltır bayıltırız bayıltırsınız bayıltırlar
past bayıltırmışım bayıltırmışsın bayıltırmış bayıltırmışız bayıltırmışsınız bayıltırlarmış
inferential bayıltırdım bayıltırdın bayıltırdı bayıltırdık bayıltırdınız bayıltırlardı
conditional bayıltırsam bayıltırsan bayıltırsa bayıltırsak bayıltırsanız bayıltırlarsa
continuous continuous simple bayıltıyorum bayıltıyorsun bayıltıyor bayıltıyoruz bayıltıyorsunuz bayıltıyorlar
past bayıltıyormuşum bayıltıyormuşsun bayıltıyormuş bayıltıyormuşuz bayıltıyormuşsunuz bayıltıyorlarmış
inferential bayıltıyordum bayıltıyordun bayıltıyordu bayıltıyorduk bayıltıyordunuz bayıltıyorlardı
conditional bayıltıyorsam bayıltıyorsan bayıltıyorsa bayıltıyorsak bayıltıyorsanız bayıltıyorlarsa
inferential inferential simple bayıltmışım bayıltmışsın bayıltmış bayıltmışız bayıltmışsınız bayıltmışlar
past bayıltmışmışım bayıltmışmışsın bayıltmışmış bayıltmışmışız bayıltmışmışsınız bayıltmışlarmış
inferential bayıltmıştım bayıltmıştın bayıltmıştı bayıltmıştık bayıltmıştınız bayıltmışlardı
conditional bayıltmışsam bayıltmışsan bayıltmışsa bayıltmışsak bayıltmışsanız bayıltmışlarsa
future future simple bayıltacağım bayıltacaksın bayıltacak bayıltacağız bayıltacaksınız bayıltacaklar
past bayıltacakmışım bayıltacakmışsın bayıltacakmış bayıltacakmışız bayıltacakmışsınız bayıltacaklarmış
inferential bayıltacaktım bayıltacaktın bayıltacaktı bayıltacaktık bayıltacaktınız bayıltacaklardı
conditional bayıltacaksam bayıltacaksan bayıltacaksa bayıltacaksak bayıltacaksanız bayıltacaklarsa
progressive progressive simple bayıltmaktayım bayıltmaktasın bayıltmakta bayıltmaktayız bayıltmaktasınız bayıltmaktalar
past bayıltmaktaymışım bayıltmaktaymışsın bayıltmaktaymış bayıltmaktaymışız bayıltmaktaymışsınız bayıltmaktalarmış
inferential bayıltmaktaydım bayıltmaktaydın bayıltmaktaydı bayıltmaktaydık bayıltmaktaydınız bayıltmaktalardı
conditional bayıltmaktaysam bayıltmaktaysan bayıltmaktaysa bayıltmaktaysak bayıltmaktaysanız bayıltmaktalarsa
necessitative necessitative simple bayıltmalıyım bayıltmalısın bayıltmalı bayıltmalıyız bayıltmalısınız bayıltmalılar
past bayıltmalıymışım bayıltmalıymışsın bayıltmalıymış bayıltmalıymışız bayıltmalıymışsınız bayıltmalılarmış
inferential bayıltmalıydım bayıltmalıydın bayıltmalıydı bayıltmalıydık bayıltmalıydınız bayıltmalılardı
conditional bayıltmalıysam bayıltmalıysan bayıltmalıysa bayıltmalıysak bayıltmalıysanız bayıltmalılarsa
past past simple bayılttım bayılttın bayılttı bayılttık bayılttınız bayılttılar
conditional bayılttıysam bayılttıysan bayılttıysa bayılttıysak bayılttıysanız bayılttılarsa
conditional conditional simple bayıltsam bayıltsan bayıltsa bayıltsak bayıltsanız bayıltsalar
past bayıltsaymışım bayıltsaymışsın bayıltsaymış bayıltsaymışız bayıltsaymışsınız bayıltsalarmış
inferential bayıltsaydım bayıltsaydın bayıltsaydı bayıltsaydık bayıltsaydınız bayıltsalardı
optative bayıltayım bayıltasın bayılta bayıltalım bayıltasınız bayıltalar
imperative imperative regular bayılt bayıltsın bayıltın bayıltsınlar
formal bayıltınız bayıltınız
informal bayıltsana bayıltsanıza
infinitive bayıltmak
verbal noun bayıltma
impersonal participle imperfective bayıltan
perfective bayıltmış
prospective bayıltacak
personal participle non-prospective bayılttığım bayılttığın bayılttığı bayılttığımız bayılttığınız bayılttıkları
prospective bayıltacağım bayıltacağın bayıltacağı bayıltacağımız bayıltacağınız bayıltacakları
temporal adverb temporal adverb simple bayıltırken1
specific bayıltınca
"and" bayıltıp
"since" bayıltalı
"until" bayıltasıya
"as long as" bayılttıkça
modal adverb modal adverb simple bayıltarak
reduplicated bayılta bayılta
"as if" bayıltırcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple bayıltmam bayıltmazsın bayıltmaz bayıltmayız bayıltmazsınız bayıltmazlar
past bayıltmazmışım bayıltmazmışsın bayıltmazmış bayıltmazmışız bayıltmazmışsınız bayıltmazlarmış
inferential bayıltmazdım bayıltmazdın bayıltmazdı bayıltmazdık bayıltmazdınız bayıltmazlardı
conditional bayıltmazsam bayıltmazsan bayıltmazsa bayıltmazsak bayıltmazsanız bayıltmazlarsa
continuous continuous simple bayıltmıyorum bayıltmıyorsun bayıltmıyor bayıltmıyoruz bayıltmıyorsunuz bayıltmıyorlar
past bayıltmıyormuşum bayıltmıyormuşsun bayıltmıyormuş bayıltmıyormuşuz bayıltmıyormuşsunuz bayıltmıyorlarmış
inferential bayıltmıyordum bayıltmıyordun bayıltmıyordu bayıltmıyorduk bayıltmıyordunuz bayıltmıyorlardı
conditional bayıltmıyorsam bayıltmıyorsan bayıltmıyorsa bayıltmıyorsak bayıltmıyorsanız bayıltmıyorlarsa
inferential inferential simple bayıltmamışım bayıltmamışsın bayıltmamış bayıltmamışız bayıltmamışsınız bayıltmamışlar
past bayıltmamışmışım bayıltmamışmışsın bayıltmamışmış bayıltmamışmışız bayıltmamışmışsınız bayıltmamışlarmış
inferential bayıltmamıştım bayıltmamıştın bayıltmamıştı bayıltmamıştık bayıltmamıştınız bayıltmamışlardı
conditional bayıltmamışsam bayıltmamışsan bayıltmamışsa bayıltmamışsak bayıltmamışsanız bayıltmamışlarsa
future future simple bayıltmayacağım bayıltmayacaksın bayıltmayacak bayıltmayacağız bayıltmayacaksınız bayıltmayacaklar
past bayıltmayacakmışım bayıltmayacakmışsın bayıltmayacakmış bayıltmayacakmışız bayıltmayacakmışsınız bayıltmayacaklarmış
inferential bayıltmayacaktım bayıltmayacaktın bayıltmayacaktı bayıltmayacaktık bayıltmayacaktınız bayıltmayacaklardı
conditional bayıltmayacaksam bayıltmayacaksan bayıltmayacaksa bayıltmayacaksak bayıltmayacaksanız bayıltmayacaklarsa
progressive progressive simple bayıltmamaktayım bayıltmamaktasın bayıltmamakta bayıltmamaktayız bayıltmamaktasınız bayıltmamaktalar
past bayıltmamaktaymışım bayıltmamaktaymışsın bayıltmamaktaymış bayıltmamaktaymışız bayıltmamaktaymışsınız bayıltmamaktalarmış
inferential bayıltmamaktaydım bayıltmamaktaydın bayıltmamaktaydı bayıltmamaktaydık bayıltmamaktaydınız bayıltmamaktalardı
conditional bayıltmamaktaysam bayıltmamaktaysan bayıltmamaktaysa bayıltmamaktaysak bayıltmamaktaysanız bayıltmamaktalarsa
necessitative necessitative simple bayıltmamalıyım bayıltmamalısın bayıltmamalı bayıltmamalıyız bayıltmamalısınız bayıltmamalılar
past bayıltmamalıymışım bayıltmamalıymışsın bayıltmamalıymış bayıltmamalıymışız bayıltmamalıymışsınız bayıltmamalılarmış
inferential bayıltmamalıydım bayıltmamalıydın bayıltmamalıydı bayıltmamalıydık bayıltmamalıydınız bayıltmamalılardı
conditional bayıltmamalıysam bayıltmamalıysan bayıltmamalıysa bayıltmamalıysak bayıltmamalıysanız bayıltmamalılarsa
past past simple bayıltmadım bayıltmadın bayıltmadı bayıltmadık bayıltmadınız bayıltmadılar
conditional bayıltmadıysam bayıltmadıysan bayıltmadıysa bayıltmadıysak bayıltmadıysanız bayıltmadılarsa
conditional conditional simple bayıltmasam bayıltmasan bayıltmasa bayıltmasak bayıltmasanız bayıltmasalar
past bayıltmasaymışım bayıltmasaymışsın bayıltmasaymış bayıltmasaymışız bayıltmasaymışsınız bayıltmasalarmış
inferential bayıltmasaydım bayıltmasaydın bayıltmasaydı bayıltmasaydık bayıltmasaydınız bayıltmasalardı
optative bayıltmayayım bayıltmayasın bayıltmaya bayıltmayalım bayıltmayasınız bayıltmayalar
imperative imperative regular bayıltma bayıltmasın bayıltmayın bayıltmasınlar
formal bayıltmayınız bayıltmayınız
informal bayıltmasana bayıltmasanıza
infinitive bayıltmamak
verbal noun bayıltmama
impersonal participle imperfective bayıltmayan
perfective bayıltmamış
prospective bayıltmayacak
personal participle non-prospective bayıltmadığım bayıltmadığın bayıltmadığı bayıltmadığımız bayıltmadığınız bayıltmadıkları
prospective bayıltmayacağım bayıltmayacağın bayıltmayacağı bayıltmayacağımız bayıltmayacağınız bayıltmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple bayıltmazken1
specific bayıltmayınca
"and" bayıltmayıp
"since" bayıltmayalı
"until" bayıltmayasıya
"as long as" bayıltmadıkça
modal adverb modal adverb simple bayıltmayarak
reduplicated bayıltmaya bayıltmaya
"as if" bayıltmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple bayıltabilirim bayıltabilirsin bayıltabilir bayıltabiliriz bayıltabilirsiniz bayıltabilirler
past bayıltabilirmişim bayıltabilirmişsin bayıltabilirmiş bayıltabilirmişiz bayıltabilirmişsiniz bayıltabilirlermiş
inferential bayıltabilirdim bayıltabilirdin bayıltabilirdi bayıltabilirdik bayıltabilirdiniz bayıltabilirlerdi
conditional bayıltabilirsem bayıltabilirsen bayıltabilirse bayıltabilirsek bayıltabilirseniz bayıltabilirlerse
continuous continuous simple bayıltabiliyorum bayıltabiliyorsun bayıltabiliyor bayıltabiliyoruz bayıltabiliyorsunuz bayıltabiliyorlar
past bayıltabiliyormuşum bayıltabiliyormuşsun bayıltabiliyormuş bayıltabiliyormuşuz bayıltabiliyormuşsunuz bayıltabiliyorlarmış
inferential bayıltabiliyordum bayıltabiliyordun bayıltabiliyordu bayıltabiliyorduk bayıltabiliyordunuz bayıltabiliyorlardı
conditional bayıltabiliyorsam bayıltabiliyorsan bayıltabiliyorsa bayıltabiliyorsak bayıltabiliyorsanız bayıltabiliyorlarsa
inferential inferential simple bayıltabilmişim bayıltabilmişsin bayıltabilmiş bayıltabilmişiz bayıltabilmişsiniz bayıltabilmişler
past bayıltabilmişmişim bayıltabilmişmişsin bayıltabilmişmiş bayıltabilmişmişiz bayıltabilmişmişsiniz bayıltabilmişlermiş
inferential bayıltabilmiştim bayıltabilmiştin bayıltabilmişti bayıltabilmiştik bayıltabilmiştiniz bayıltabilmişlerdi
conditional bayıltabilmişsem bayıltabilmişsen bayıltabilmişse bayıltabilmişsek bayıltabilmişseniz bayıltabilmişlerse
future future simple bayıltabileceğim bayıltabileceksin bayıltabilecek bayıltabileceğiz bayıltabileceksiniz bayıltabilecekler
past bayıltabilecekmişim bayıltabilecekmişsin bayıltabilecekmiş bayıltabilecekmişiz bayıltabilecekmişsiniz bayıltabileceklermiş
inferential bayıltabilecektim bayıltabilecektin bayıltabilecekti bayıltabilecektik bayıltabilecektiniz bayıltabileceklerdi
conditional bayıltabileceksem bayıltabileceksen bayıltabilecekse bayıltabileceksek bayıltabilecekseniz bayıltabileceklerse
progressive progressive simple bayıltabilmekteyim bayıltabilmektesin bayıltabilmekte bayıltabilmekteyiz bayıltabilmektesiniz bayıltabilmekteler
past bayıltabilmekteymişim bayıltabilmekteymişsin bayıltabilmekteymiş bayıltabilmekteymişiz bayıltabilmekteymişsiniz bayıltabilmektelermiş
inferential bayıltabilmekteydim bayıltabilmekteydin bayıltabilmekteydi bayıltabilmekteydik bayıltabilmekteydiniz bayıltabilmektelerdi
conditional bayıltabilmekteysem bayıltabilmekteysen bayıltabilmekteyse bayıltabilmekteysek bayıltabilmekteyseniz bayıltabilmektelerse
necessitative necessitative simple bayıltabilmeliyim bayıltabilmelisin bayıltabilmeli bayıltabilmeliyiz bayıltabilmelisiniz bayıltabilmeliler
past bayıltabilmeliymişim bayıltabilmeliymişsin bayıltabilmeliymiş bayıltabilmeliymişiz bayıltabilmeliymişsiniz bayıltabilmelilermiş
inferential bayıltabilmeliydim bayıltabilmeliydin bayıltabilmeliydi bayıltabilmeliydik bayıltabilmeliydiniz bayıltabilmelilerdi
conditional bayıltabilmeliysem bayıltabilmeliysen bayıltabilmeliyse bayıltabilmeliysek bayıltabilmeliyseniz bayıltabilmelilerse
past past simple bayıltabildim bayıltabildin bayıltabildi bayıltabildik bayıltabildiniz bayıltabildiler
conditional bayıltabildiysem bayıltabildiysen bayıltabildiyse bayıltabildiysek bayıltabildiyseniz bayıltabildilerse
conditional conditional simple bayıltabilsem bayıltabilsen bayıltabilse bayıltabilsek bayıltabilseniz bayıltabilseler
past bayıltabilseymişim bayıltabilseymişsin bayıltabilseymiş bayıltabilseymişiz bayıltabilseymişsiniz bayıltabilselermiş
inferential bayıltabilseydim bayıltabilseydin bayıltabilseydi bayıltabilseydik bayıltabilseydiniz bayıltabilselerdi
optative bayıltabileyim bayıltabilesin bayıltabile bayıltabilelim bayıltabilesiniz bayıltabileler
imperative imperative regular bayıltabil bayıltabilsin bayıltabilin bayıltabilsinler
formal bayıltabiliniz bayıltabiliniz
informal bayıltabilsene bayıltabilsenize
infinitive bayıltabilmek
verbal noun bayıltabilme
impersonal participle imperfective bayıltabilen
perfective bayıltabilmiş
prospective bayıltabilecek
personal participle non-prospective bayıltabildiğim bayıltabildiğin bayıltabildiği bayıltabildiğimiz bayıltabildiğiniz bayıltabildikleri
prospective bayıltabileceğim bayıltabileceğin bayıltabileceği bayıltabileceğimiz bayıltabileceğiniz bayıltabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple bayıltabilirken1
specific bayıltabilince
"and" bayıltabilip
"since" bayıltabileli
"until" bayıltabilesiye
"as long as" bayıltabildikçe
modal adverb modal adverb simple bayıltabilerek
reduplicated bayıltabile bayıltabile
"as if" bayıltabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple bayıltamam bayıltamazsın bayıltamaz bayıltamayız bayıltamazsınız bayıltamazlar
past bayıltamazmışım bayıltamazmışsın bayıltamazmış bayıltamazmışız bayıltamazmışsınız bayıltamazlarmış
inferential bayıltamazdım bayıltamazdın bayıltamazdı bayıltamazdık bayıltamazdınız bayıltamazlardı
conditional bayıltamazsam bayıltamazsan bayıltamazsa bayıltamazsak bayıltamazsanız bayıltamazlarsa
continuous continuous simple bayıltamıyorum bayıltamıyorsun bayıltamıyor bayıltamıyoruz bayıltamıyorsunuz bayıltamıyorlar
past bayıltamıyormuşum bayıltamıyormuşsun bayıltamıyormuş bayıltamıyormuşuz bayıltamıyormuşsunuz bayıltamıyorlarmış
inferential bayıltamıyordum bayıltamıyordun bayıltamıyordu bayıltamıyorduk bayıltamıyordunuz bayıltamıyorlardı
conditional bayıltamıyorsam bayıltamıyorsan bayıltamıyorsa bayıltamıyorsak bayıltamıyorsanız bayıltamıyorlarsa
inferential inferential simple bayıltamamışım bayıltamamışsın bayıltamamış bayıltamamışız bayıltamamışsınız bayıltamamışlar
past bayıltamamışmışım bayıltamamışmışsın bayıltamamışmış bayıltamamışmışız bayıltamamışmışsınız bayıltamamışlarmış
inferential bayıltamamıştım bayıltamamıştın bayıltamamıştı bayıltamamıştık bayıltamamıştınız bayıltamamışlardı
conditional bayıltamamışsam bayıltamamışsan bayıltamamışsa bayıltamamışsak bayıltamamışsanız bayıltamamışlarsa
future future simple bayıltamayacağım bayıltamayacaksın bayıltamayacak bayıltamayacağız bayıltamayacaksınız bayıltamayacaklar
past bayıltamayacakmışım bayıltamayacakmışsın bayıltamayacakmış bayıltamayacakmışız bayıltamayacakmışsınız bayıltamayacaklarmış
inferential bayıltamayacaktım bayıltamayacaktın bayıltamayacaktı bayıltamayacaktık bayıltamayacaktınız bayıltamayacaklardı
conditional bayıltamayacaksam bayıltamayacaksan bayıltamayacaksa bayıltamayacaksak bayıltamayacaksanız bayıltamayacaklarsa
progressive progressive simple bayıltamamaktayım bayıltamamaktasın bayıltamamakta bayıltamamaktayız bayıltamamaktasınız bayıltamamaktalar
past bayıltamamaktaymışım bayıltamamaktaymışsın bayıltamamaktaymış bayıltamamaktaymışız bayıltamamaktaymışsınız bayıltamamaktalarmış
inferential bayıltamamaktaydım bayıltamamaktaydın bayıltamamaktaydı bayıltamamaktaydık bayıltamamaktaydınız bayıltamamaktalardı
conditional bayıltamamaktaysam bayıltamamaktaysan bayıltamamaktaysa bayıltamamaktaysak bayıltamamaktaysanız bayıltamamaktalarsa
necessitative necessitative simple bayıltamamalıyım bayıltamamalısın bayıltamamalı bayıltamamalıyız bayıltamamalısınız bayıltamamalılar
past bayıltamamalıymışım bayıltamamalıymışsın bayıltamamalıymış bayıltamamalıymışız bayıltamamalıymışsınız bayıltamamalılarmış
inferential bayıltamamalıydım bayıltamamalıydın bayıltamamalıydı bayıltamamalıydık bayıltamamalıydınız bayıltamamalılardı
conditional bayıltamamalıysam bayıltamamalıysan bayıltamamalıysa bayıltamamalıysak bayıltamamalıysanız bayıltamamalılarsa
past past simple bayıltamadım bayıltamadın bayıltamadı bayıltamadık bayıltamadınız bayıltamadılar
conditional bayıltamadıysam bayıltamadıysan bayıltamadıysa bayıltamadıysak bayıltamadıysanız bayıltamadılarsa
conditional conditional simple bayıltamasam bayıltamasan bayıltamasa bayıltamasak bayıltamasanız bayıltamasalar
past bayıltamasaymışım bayıltamasaymışsın bayıltamasaymış bayıltamasaymışız bayıltamasaymışsınız bayıltamasalarmış
inferential bayıltamasaydım bayıltamasaydın bayıltamasaydı bayıltamasaydık bayıltamasaydınız bayıltamasalardı
optative bayıltamayayım bayıltamayasın bayıltamaya bayıltamayalım bayıltamayasınız bayıltamayalar
imperative imperative regular bayıltama bayıltamasın bayıltamayın bayıltamasınlar
formal bayıltamayınız bayıltamayınız
informal bayıltamasana bayıltamasanıza
infinitive bayıltamamak
verbal noun bayıltamama
impersonal participle imperfective bayıltamayan
perfective bayıltamamış
prospective bayıltamayacak
personal participle non-prospective bayıltamadığım bayıltamadığın bayıltamadığı bayıltamadığımız bayıltamadığınız bayıltamadıkları
prospective bayıltamayacağım bayıltamayacağın bayıltamayacağı bayıltamayacağımız bayıltamayacağınız bayıltamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple bayıltamazken1
specific bayıltamayınca
"and" bayıltamayıp
"since" bayıltamayalı
"until" bayıltamayasıya
"as long as" bayıltamadıkça
modal adverb modal adverb simple bayıltamayarak
reduplicated bayıltamaya bayıltamaya
"as if" bayıltamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Further reading

  • bayıltmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu