yaşlanmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish یاشلانمق (yaşlanmak), can be analyzed as yaş (age) + -lan (to get). Ultimately from Proto-Turkic *yāĺ (age).

Verb

yaşlanmak

  1. to age, get old

Conjugation

Conjugation of yaşlanmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple yaşlanırım yaşlanırsın yaşlanır yaşlanırız yaşlanırsınız yaşlanırlar
past yaşlanırmışım yaşlanırmışsın yaşlanırmış yaşlanırmışız yaşlanırmışsınız yaşlanırlarmış
inferential yaşlanırdım yaşlanırdın yaşlanırdı yaşlanırdık yaşlanırdınız yaşlanırlardı
conditional yaşlanırsam yaşlanırsan yaşlanırsa yaşlanırsak yaşlanırsanız yaşlanırlarsa
continuous continuous simple yaşlanıyorum yaşlanıyorsun yaşlanıyor yaşlanıyoruz yaşlanıyorsunuz yaşlanıyorlar
past yaşlanıyormuşum yaşlanıyormuşsun yaşlanıyormuş yaşlanıyormuşuz yaşlanıyormuşsunuz yaşlanıyorlarmış
inferential yaşlanıyordum yaşlanıyordun yaşlanıyordu yaşlanıyorduk yaşlanıyordunuz yaşlanıyorlardı
conditional yaşlanıyorsam yaşlanıyorsan yaşlanıyorsa yaşlanıyorsak yaşlanıyorsanız yaşlanıyorlarsa
inferential inferential simple yaşlanmışım yaşlanmışsın yaşlanmış yaşlanmışız yaşlanmışsınız yaşlanmışlar
past yaşlanmışmışım yaşlanmışmışsın yaşlanmışmış yaşlanmışmışız yaşlanmışmışsınız yaşlanmışlarmış
inferential yaşlanmıştım yaşlanmıştın yaşlanmıştı yaşlanmıştık yaşlanmıştınız yaşlanmışlardı
conditional yaşlanmışsam yaşlanmışsan yaşlanmışsa yaşlanmışsak yaşlanmışsanız yaşlanmışlarsa
future future simple yaşlanacağım yaşlanacaksın yaşlanacak yaşlanacağız yaşlanacaksınız yaşlanacaklar
past yaşlanacakmışım yaşlanacakmışsın yaşlanacakmış yaşlanacakmışız yaşlanacakmışsınız yaşlanacaklarmış
inferential yaşlanacaktım yaşlanacaktın yaşlanacaktı yaşlanacaktık yaşlanacaktınız yaşlanacaklardı
conditional yaşlanacaksam yaşlanacaksan yaşlanacaksa yaşlanacaksak yaşlanacaksanız yaşlanacaklarsa
progressive progressive simple yaşlanmaktayım yaşlanmaktasın yaşlanmakta yaşlanmaktayız yaşlanmaktasınız yaşlanmaktalar
past yaşlanmaktaymışım yaşlanmaktaymışsın yaşlanmaktaymış yaşlanmaktaymışız yaşlanmaktaymışsınız yaşlanmaktalarmış
inferential yaşlanmaktaydım yaşlanmaktaydın yaşlanmaktaydı yaşlanmaktaydık yaşlanmaktaydınız yaşlanmaktalardı
conditional yaşlanmaktaysam yaşlanmaktaysan yaşlanmaktaysa yaşlanmaktaysak yaşlanmaktaysanız yaşlanmaktalarsa
necessitative necessitative simple yaşlanmalıyım yaşlanmalısın yaşlanmalı yaşlanmalıyız yaşlanmalısınız yaşlanmalılar
past yaşlanmalıymışım yaşlanmalıymışsın yaşlanmalıymış yaşlanmalıymışız yaşlanmalıymışsınız yaşlanmalılarmış
inferential yaşlanmalıydım yaşlanmalıydın yaşlanmalıydı yaşlanmalıydık yaşlanmalıydınız yaşlanmalılardı
conditional yaşlanmalıysam yaşlanmalıysan yaşlanmalıysa yaşlanmalıysak yaşlanmalıysanız yaşlanmalılarsa
past past simple yaşlandım yaşlandın yaşlandı yaşlandık yaşlandınız yaşlandılar
conditional yaşlandıysam yaşlandıysan yaşlandıysa yaşlandıysak yaşlandıysanız yaşlandılarsa
conditional conditional simple yaşlansam yaşlansan yaşlansa yaşlansak yaşlansanız yaşlansalar
past yaşlansaymışım yaşlansaymışsın yaşlansaymış yaşlansaymışız yaşlansaymışsınız yaşlansalarmış
inferential yaşlansaydım yaşlansaydın yaşlansaydı yaşlansaydık yaşlansaydınız yaşlansalardı
optative yaşlanayım yaşlanasın yaşlana yaşlanalım yaşlanasınız yaşlanalar
imperative imperative regular yaşlan yaşlansın yaşlanın yaşlansınlar
formal yaşlanınız yaşlanınız
informal yaşlansana yaşlansanıza
infinitive yaşlanmak
verbal noun yaşlanma
impersonal participle imperfective yaşlanan
perfective yaşlanmış
prospective yaşlanacak
personal participle non-prospective yaşlandığım yaşlandığın yaşlandığı yaşlandığımız yaşlandığınız yaşlandıkları
prospective yaşlanacağım yaşlanacağın yaşlanacağı yaşlanacağımız yaşlanacağınız yaşlanacakları
temporal adverb temporal adverb simple yaşlanırken1
specific yaşlanınca
"and" yaşlanıp
"since" yaşlanalı
"until" yaşlanasıya
"as long as" yaşlandıkça
modal adverb modal adverb simple yaşlanarak
reduplicated yaşlana yaşlana
"as if" yaşlanırcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple yaşlanmam yaşlanmazsın yaşlanmaz yaşlanmayız yaşlanmazsınız yaşlanmazlar
past yaşlanmazmışım yaşlanmazmışsın yaşlanmazmış yaşlanmazmışız yaşlanmazmışsınız yaşlanmazlarmış
inferential yaşlanmazdım yaşlanmazdın yaşlanmazdı yaşlanmazdık yaşlanmazdınız yaşlanmazlardı
conditional yaşlanmazsam yaşlanmazsan yaşlanmazsa yaşlanmazsak yaşlanmazsanız yaşlanmazlarsa
continuous continuous simple yaşlanmıyorum yaşlanmıyorsun yaşlanmıyor yaşlanmıyoruz yaşlanmıyorsunuz yaşlanmıyorlar
past yaşlanmıyormuşum yaşlanmıyormuşsun yaşlanmıyormuş yaşlanmıyormuşuz yaşlanmıyormuşsunuz yaşlanmıyorlarmış
inferential yaşlanmıyordum yaşlanmıyordun yaşlanmıyordu yaşlanmıyorduk yaşlanmıyordunuz yaşlanmıyorlardı
conditional yaşlanmıyorsam yaşlanmıyorsan yaşlanmıyorsa yaşlanmıyorsak yaşlanmıyorsanız yaşlanmıyorlarsa
inferential inferential simple yaşlanmamışım yaşlanmamışsın yaşlanmamış yaşlanmamışız yaşlanmamışsınız yaşlanmamışlar
past yaşlanmamışmışım yaşlanmamışmışsın yaşlanmamışmış yaşlanmamışmışız yaşlanmamışmışsınız yaşlanmamışlarmış
inferential yaşlanmamıştım yaşlanmamıştın yaşlanmamıştı yaşlanmamıştık yaşlanmamıştınız yaşlanmamışlardı
conditional yaşlanmamışsam yaşlanmamışsan yaşlanmamışsa yaşlanmamışsak yaşlanmamışsanız yaşlanmamışlarsa
future future simple yaşlanmayacağım yaşlanmayacaksın yaşlanmayacak yaşlanmayacağız yaşlanmayacaksınız yaşlanmayacaklar
past yaşlanmayacakmışım yaşlanmayacakmışsın yaşlanmayacakmış yaşlanmayacakmışız yaşlanmayacakmışsınız yaşlanmayacaklarmış
inferential yaşlanmayacaktım yaşlanmayacaktın yaşlanmayacaktı yaşlanmayacaktık yaşlanmayacaktınız yaşlanmayacaklardı
conditional yaşlanmayacaksam yaşlanmayacaksan yaşlanmayacaksa yaşlanmayacaksak yaşlanmayacaksanız yaşlanmayacaklarsa
progressive progressive simple yaşlanmamaktayım yaşlanmamaktasın yaşlanmamakta yaşlanmamaktayız yaşlanmamaktasınız yaşlanmamaktalar
past yaşlanmamaktaymışım yaşlanmamaktaymışsın yaşlanmamaktaymış yaşlanmamaktaymışız yaşlanmamaktaymışsınız yaşlanmamaktalarmış
inferential yaşlanmamaktaydım yaşlanmamaktaydın yaşlanmamaktaydı yaşlanmamaktaydık yaşlanmamaktaydınız yaşlanmamaktalardı
conditional yaşlanmamaktaysam yaşlanmamaktaysan yaşlanmamaktaysa yaşlanmamaktaysak yaşlanmamaktaysanız yaşlanmamaktalarsa
necessitative necessitative simple yaşlanmamalıyım yaşlanmamalısın yaşlanmamalı yaşlanmamalıyız yaşlanmamalısınız yaşlanmamalılar
past yaşlanmamalıymışım yaşlanmamalıymışsın yaşlanmamalıymış yaşlanmamalıymışız yaşlanmamalıymışsınız yaşlanmamalılarmış
inferential yaşlanmamalıydım yaşlanmamalıydın yaşlanmamalıydı yaşlanmamalıydık yaşlanmamalıydınız yaşlanmamalılardı
conditional yaşlanmamalıysam yaşlanmamalıysan yaşlanmamalıysa yaşlanmamalıysak yaşlanmamalıysanız yaşlanmamalılarsa
past past simple yaşlanmadım yaşlanmadın yaşlanmadı yaşlanmadık yaşlanmadınız yaşlanmadılar
conditional yaşlanmadıysam yaşlanmadıysan yaşlanmadıysa yaşlanmadıysak yaşlanmadıysanız yaşlanmadılarsa
conditional conditional simple yaşlanmasam yaşlanmasan yaşlanmasa yaşlanmasak yaşlanmasanız yaşlanmasalar
past yaşlanmasaymışım yaşlanmasaymışsın yaşlanmasaymış yaşlanmasaymışız yaşlanmasaymışsınız yaşlanmasalarmış
inferential yaşlanmasaydım yaşlanmasaydın yaşlanmasaydı yaşlanmasaydık yaşlanmasaydınız yaşlanmasalardı
optative yaşlanmayayım yaşlanmayasın yaşlanmaya yaşlanmayalım yaşlanmayasınız yaşlanmayalar
imperative imperative regular yaşlanma yaşlanmasın yaşlanmayın yaşlanmasınlar
formal yaşlanmayınız yaşlanmayınız
informal yaşlanmasana yaşlanmasanıza
infinitive yaşlanmamak
verbal noun yaşlanmama
impersonal participle imperfective yaşlanmayan
perfective yaşlanmamış
prospective yaşlanmayacak
personal participle non-prospective yaşlanmadığım yaşlanmadığın yaşlanmadığı yaşlanmadığımız yaşlanmadığınız yaşlanmadıkları
prospective yaşlanmayacağım yaşlanmayacağın yaşlanmayacağı yaşlanmayacağımız yaşlanmayacağınız yaşlanmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple yaşlanmazken1
specific yaşlanmayınca
"and" yaşlanmayıp
"since" yaşlanmayalı
"until" yaşlanmayasıya
"as long as" yaşlanmadıkça
modal adverb modal adverb simple yaşlanmayarak
reduplicated yaşlanmaya yaşlanmaya
"as if" yaşlanmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple yaşlanabilirim yaşlanabilirsin yaşlanabilir yaşlanabiliriz yaşlanabilirsiniz yaşlanabilirler
past yaşlanabilirmişim yaşlanabilirmişsin yaşlanabilirmiş yaşlanabilirmişiz yaşlanabilirmişsiniz yaşlanabilirlermiş
inferential yaşlanabilirdim yaşlanabilirdin yaşlanabilirdi yaşlanabilirdik yaşlanabilirdiniz yaşlanabilirlerdi
conditional yaşlanabilirsem yaşlanabilirsen yaşlanabilirse yaşlanabilirsek yaşlanabilirseniz yaşlanabilirlerse
continuous continuous simple yaşlanabiliyorum yaşlanabiliyorsun yaşlanabiliyor yaşlanabiliyoruz yaşlanabiliyorsunuz yaşlanabiliyorlar
past yaşlanabiliyormuşum yaşlanabiliyormuşsun yaşlanabiliyormuş yaşlanabiliyormuşuz yaşlanabiliyormuşsunuz yaşlanabiliyorlarmış
inferential yaşlanabiliyordum yaşlanabiliyordun yaşlanabiliyordu yaşlanabiliyorduk yaşlanabiliyordunuz yaşlanabiliyorlardı
conditional yaşlanabiliyorsam yaşlanabiliyorsan yaşlanabiliyorsa yaşlanabiliyorsak yaşlanabiliyorsanız yaşlanabiliyorlarsa
inferential inferential simple yaşlanabilmişim yaşlanabilmişsin yaşlanabilmiş yaşlanabilmişiz yaşlanabilmişsiniz yaşlanabilmişler
past yaşlanabilmişmişim yaşlanabilmişmişsin yaşlanabilmişmiş yaşlanabilmişmişiz yaşlanabilmişmişsiniz yaşlanabilmişlermiş
inferential yaşlanabilmiştim yaşlanabilmiştin yaşlanabilmişti yaşlanabilmiştik yaşlanabilmiştiniz yaşlanabilmişlerdi
conditional yaşlanabilmişsem yaşlanabilmişsen yaşlanabilmişse yaşlanabilmişsek yaşlanabilmişseniz yaşlanabilmişlerse
future future simple yaşlanabileceğim yaşlanabileceksin yaşlanabilecek yaşlanabileceğiz yaşlanabileceksiniz yaşlanabilecekler
past yaşlanabilecekmişim yaşlanabilecekmişsin yaşlanabilecekmiş yaşlanabilecekmişiz yaşlanabilecekmişsiniz yaşlanabileceklermiş
inferential yaşlanabilecektim yaşlanabilecektin yaşlanabilecekti yaşlanabilecektik yaşlanabilecektiniz yaşlanabileceklerdi
conditional yaşlanabileceksem yaşlanabileceksen yaşlanabilecekse yaşlanabileceksek yaşlanabilecekseniz yaşlanabileceklerse
progressive progressive simple yaşlanabilmekteyim yaşlanabilmektesin yaşlanabilmekte yaşlanabilmekteyiz yaşlanabilmektesiniz yaşlanabilmekteler
past yaşlanabilmekteymişim yaşlanabilmekteymişsin yaşlanabilmekteymiş yaşlanabilmekteymişiz yaşlanabilmekteymişsiniz yaşlanabilmektelermiş
inferential yaşlanabilmekteydim yaşlanabilmekteydin yaşlanabilmekteydi yaşlanabilmekteydik yaşlanabilmekteydiniz yaşlanabilmektelerdi
conditional yaşlanabilmekteysem yaşlanabilmekteysen yaşlanabilmekteyse yaşlanabilmekteysek yaşlanabilmekteyseniz yaşlanabilmektelerse
necessitative necessitative simple yaşlanabilmeliyim yaşlanabilmelisin yaşlanabilmeli yaşlanabilmeliyiz yaşlanabilmelisiniz yaşlanabilmeliler
past yaşlanabilmeliymişim yaşlanabilmeliymişsin yaşlanabilmeliymiş yaşlanabilmeliymişiz yaşlanabilmeliymişsiniz yaşlanabilmelilermiş
inferential yaşlanabilmeliydim yaşlanabilmeliydin yaşlanabilmeliydi yaşlanabilmeliydik yaşlanabilmeliydiniz yaşlanabilmelilerdi
conditional yaşlanabilmeliysem yaşlanabilmeliysen yaşlanabilmeliyse yaşlanabilmeliysek yaşlanabilmeliyseniz yaşlanabilmelilerse
past past simple yaşlanabildim yaşlanabildin yaşlanabildi yaşlanabildik yaşlanabildiniz yaşlanabildiler
conditional yaşlanabildiysem yaşlanabildiysen yaşlanabildiyse yaşlanabildiysek yaşlanabildiyseniz yaşlanabildilerse
conditional conditional simple yaşlanabilsem yaşlanabilsen yaşlanabilse yaşlanabilsek yaşlanabilseniz yaşlanabilseler
past yaşlanabilseymişim yaşlanabilseymişsin yaşlanabilseymiş yaşlanabilseymişiz yaşlanabilseymişsiniz yaşlanabilselermiş
inferential yaşlanabilseydim yaşlanabilseydin yaşlanabilseydi yaşlanabilseydik yaşlanabilseydiniz yaşlanabilselerdi
optative yaşlanabileyim yaşlanabilesin yaşlanabile yaşlanabilelim yaşlanabilesiniz yaşlanabileler
imperative imperative regular yaşlanabil yaşlanabilsin yaşlanabilin yaşlanabilsinler
formal yaşlanabiliniz yaşlanabiliniz
informal yaşlanabilsene yaşlanabilsenize
infinitive yaşlanabilmek
verbal noun yaşlanabilme
impersonal participle imperfective yaşlanabilen
perfective yaşlanabilmiş
prospective yaşlanabilecek
personal participle non-prospective yaşlanabildiğim yaşlanabildiğin yaşlanabildiği yaşlanabildiğimiz yaşlanabildiğiniz yaşlanabildikleri
prospective yaşlanabileceğim yaşlanabileceğin yaşlanabileceği yaşlanabileceğimiz yaşlanabileceğiniz yaşlanabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple yaşlanabilirken1
specific yaşlanabilince
"and" yaşlanabilip
"since" yaşlanabileli
"until" yaşlanabilesiye
"as long as" yaşlanabildikçe
modal adverb modal adverb simple yaşlanabilerek
reduplicated yaşlanabile yaşlanabile
"as if" yaşlanabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple yaşlanamam yaşlanamazsın yaşlanamaz yaşlanamayız yaşlanamazsınız yaşlanamazlar
past yaşlanamazmışım yaşlanamazmışsın yaşlanamazmış yaşlanamazmışız yaşlanamazmışsınız yaşlanamazlarmış
inferential yaşlanamazdım yaşlanamazdın yaşlanamazdı yaşlanamazdık yaşlanamazdınız yaşlanamazlardı
conditional yaşlanamazsam yaşlanamazsan yaşlanamazsa yaşlanamazsak yaşlanamazsanız yaşlanamazlarsa
continuous continuous simple yaşlanamıyorum yaşlanamıyorsun yaşlanamıyor yaşlanamıyoruz yaşlanamıyorsunuz yaşlanamıyorlar
past yaşlanamıyormuşum yaşlanamıyormuşsun yaşlanamıyormuş yaşlanamıyormuşuz yaşlanamıyormuşsunuz yaşlanamıyorlarmış
inferential yaşlanamıyordum yaşlanamıyordun yaşlanamıyordu yaşlanamıyorduk yaşlanamıyordunuz yaşlanamıyorlardı
conditional yaşlanamıyorsam yaşlanamıyorsan yaşlanamıyorsa yaşlanamıyorsak yaşlanamıyorsanız yaşlanamıyorlarsa
inferential inferential simple yaşlanamamışım yaşlanamamışsın yaşlanamamış yaşlanamamışız yaşlanamamışsınız yaşlanamamışlar
past yaşlanamamışmışım yaşlanamamışmışsın yaşlanamamışmış yaşlanamamışmışız yaşlanamamışmışsınız yaşlanamamışlarmış
inferential yaşlanamamıştım yaşlanamamıştın yaşlanamamıştı yaşlanamamıştık yaşlanamamıştınız yaşlanamamışlardı
conditional yaşlanamamışsam yaşlanamamışsan yaşlanamamışsa yaşlanamamışsak yaşlanamamışsanız yaşlanamamışlarsa
future future simple yaşlanamayacağım yaşlanamayacaksın yaşlanamayacak yaşlanamayacağız yaşlanamayacaksınız yaşlanamayacaklar
past yaşlanamayacakmışım yaşlanamayacakmışsın yaşlanamayacakmış yaşlanamayacakmışız yaşlanamayacakmışsınız yaşlanamayacaklarmış
inferential yaşlanamayacaktım yaşlanamayacaktın yaşlanamayacaktı yaşlanamayacaktık yaşlanamayacaktınız yaşlanamayacaklardı
conditional yaşlanamayacaksam yaşlanamayacaksan yaşlanamayacaksa yaşlanamayacaksak yaşlanamayacaksanız yaşlanamayacaklarsa
progressive progressive simple yaşlanamamaktayım yaşlanamamaktasın yaşlanamamakta yaşlanamamaktayız yaşlanamamaktasınız yaşlanamamaktalar
past yaşlanamamaktaymışım yaşlanamamaktaymışsın yaşlanamamaktaymış yaşlanamamaktaymışız yaşlanamamaktaymışsınız yaşlanamamaktalarmış
inferential yaşlanamamaktaydım yaşlanamamaktaydın yaşlanamamaktaydı yaşlanamamaktaydık yaşlanamamaktaydınız yaşlanamamaktalardı
conditional yaşlanamamaktaysam yaşlanamamaktaysan yaşlanamamaktaysa yaşlanamamaktaysak yaşlanamamaktaysanız yaşlanamamaktalarsa
necessitative necessitative simple yaşlanamamalıyım yaşlanamamalısın yaşlanamamalı yaşlanamamalıyız yaşlanamamalısınız yaşlanamamalılar
past yaşlanamamalıymışım yaşlanamamalıymışsın yaşlanamamalıymış yaşlanamamalıymışız yaşlanamamalıymışsınız yaşlanamamalılarmış
inferential yaşlanamamalıydım yaşlanamamalıydın yaşlanamamalıydı yaşlanamamalıydık yaşlanamamalıydınız yaşlanamamalılardı
conditional yaşlanamamalıysam yaşlanamamalıysan yaşlanamamalıysa yaşlanamamalıysak yaşlanamamalıysanız yaşlanamamalılarsa
past past simple yaşlanamadım yaşlanamadın yaşlanamadı yaşlanamadık yaşlanamadınız yaşlanamadılar
conditional yaşlanamadıysam yaşlanamadıysan yaşlanamadıysa yaşlanamadıysak yaşlanamadıysanız yaşlanamadılarsa
conditional conditional simple yaşlanamasam yaşlanamasan yaşlanamasa yaşlanamasak yaşlanamasanız yaşlanamasalar
past yaşlanamasaymışım yaşlanamasaymışsın yaşlanamasaymış yaşlanamasaymışız yaşlanamasaymışsınız yaşlanamasalarmış
inferential yaşlanamasaydım yaşlanamasaydın yaşlanamasaydı yaşlanamasaydık yaşlanamasaydınız yaşlanamasalardı
optative yaşlanamayayım yaşlanamayasın yaşlanamaya yaşlanamayalım yaşlanamayasınız yaşlanamayalar
imperative imperative regular yaşlanama yaşlanamasın yaşlanamayın yaşlanamasınlar
formal yaşlanamayınız yaşlanamayınız
informal yaşlanamasana yaşlanamasanıza
infinitive yaşlanamamak
verbal noun yaşlanamama
impersonal participle imperfective yaşlanamayan
perfective yaşlanamamış
prospective yaşlanamayacak
personal participle non-prospective yaşlanamadığım yaşlanamadığın yaşlanamadığı yaşlanamadığımız yaşlanamadığınız yaşlanamadıkları
prospective yaşlanamayacağım yaşlanamayacağın yaşlanamayacağı yaşlanamayacağımız yaşlanamayacağınız yaşlanamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple yaşlanamazken1
specific yaşlanamayınca
"and" yaşlanamayıp
"since" yaşlanamayalı
"until" yaşlanamayasıya
"as long as" yaşlanamadıkça
modal adverb modal adverb simple yaşlanamayarak
reduplicated yaşlanamaya yaşlanamaya
"as if" yaşlanamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Synonyms

Further reading

  • yaşlanmak”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu