gelişigüzel

Turkish

From geliş (“way of coming”) +‎ -i (“possessive suffix”) +‎ güzel (“pretty, pleasant”).

gelişigüzel

Predicative forms of **gelişigüzel**
present tense
	positive declarative	positive interrogative
ben (I am)	gelişigüzelim	gelişigüzel miyim?
sen (you are)	gelişigüzelsin	gelişigüzel misin?
o (he/she/it is)	gelişigüzel / gelişigüzeldir	gelişigüzel mi?
biz (we are)	gelişigüzeliz	gelişigüzel miyiz?
siz (you are)	gelişigüzelsiniz	gelişigüzel misiniz?
onlar (they are)	gelişigüzel(ler)	gelişigüzel(ler) mi?
past tense
	positive declarative	positive interrogative
ben (I was)	gelişigüzeldim	gelişigüzel miydim?
sen (you were)	gelişigüzeldin	gelişigüzel miydin?
o (he/she/it was)	gelişigüzeldi	gelişigüzel miydi?
biz (we were)	gelişigüzeldik	gelişigüzel miydik?
siz (you were)	gelişigüzeldiniz	gelişigüzel miydiniz?
onlar (they were)	gelişigüzeldiler	gelişigüzel miydiler?
indirect past
	positive declarative	positive interrogative
ben (I was)	gelişigüzelmişim	gelişigüzel miymişim?
sen (you were)	gelişigüzelmişsin	gelişigüzel miymişsin?
o (he/she/it was)	gelişigüzelmiş	gelişigüzel miymiş?
biz (we were)	gelişigüzelmişiz	gelişigüzel miymişiz?
siz (you were)	gelişigüzelmişsiniz	gelişigüzel miymişsiniz?
onlar (they were)	gelişigüzelmişler	gelişigüzel miymişler?
conditional
	positive declarative	positive interrogative
ben (if I)	gelişigüzelsem	gelişigüzel miysem?
sen (if you)	gelişigüzelsen	gelişigüzel miysen?
o (if he/she/it)	gelişigüzelse	gelişigüzel miyse?
biz (if we)	gelişigüzelsek	gelişigüzel miysek?
siz (if you)	gelişigüzelseniz	gelişigüzel miyseniz?
onlar (if they)	gelişigüzelseler	gelişigüzel miyseler?

For negative forms, use the appropriate form of değil.

gelişigüzel