iki lafın belini kırmak

Turkish

Etymology

Literally: “to break the waist of two words”, that is, “to crack a few words”.

Verb

iki lafın belini kırmak (third-person singular simple present iki lafın belini kırar)

to chat casually, to shoot the breeze
Hadi gel iki lafın belini kıralım. ― Come on, let’s chat a bit.

Eski dostlarla iki lafın belini kırdım. ― I chatted with old friends.

Conjugation

Conjugation of iki lafın belini kırmak

positive conjugation
		singular			plural
		1st person (ben)	2nd person (sen)	3rd person (o)	1st person (biz)	2nd person (siz)	3rd person (onlar)
aorist		aorist	simple	iki lafın belini kırarım	iki lafın belini kırarsın	iki lafın belini kırar	iki lafın belini kırarız	iki lafın belini kırarsınız	iki lafın belini kırarlar
past	iki lafın belini kırarmışım		iki lafın belini kırarmışsın	iki lafın belini kırarmış	iki lafın belini kırarmışız	iki lafın belini kırarmışsınız	iki lafın belini kırarlarmış
inferential	iki lafın belini kırardım		iki lafın belini kırardın	iki lafın belini kırardı	iki lafın belini kırardık	iki lafın belini kırardınız	iki lafın belini kırarlardı
conditional	iki lafın belini kırarsam		iki lafın belini kırarsan	iki lafın belini kırarsa	iki lafın belini kırarsak	iki lafın belini kırarsanız	iki lafın belini kırarlarsa
continuous		continuous	simple	iki lafın belini kırıyorum	iki lafın belini kırıyorsun	iki lafın belini kırıyor	iki lafın belini kırıyoruz	iki lafın belini kırıyorsunuz	iki lafın belini kırıyorlar
past	iki lafın belini kırıyormuşum		iki lafın belini kırıyormuşsun	iki lafın belini kırıyormuş	iki lafın belini kırıyormuşuz	iki lafın belini kırıyormuşsunuz	iki lafın belini kırıyorlarmış
inferential	iki lafın belini kırıyordum		iki lafın belini kırıyordun	iki lafın belini kırıyordu	iki lafın belini kırıyorduk	iki lafın belini kırıyordunuz	iki lafın belini kırıyorlardı
conditional	iki lafın belini kırıyorsam		iki lafın belini kırıyorsan	iki lafın belini kırıyorsa	iki lafın belini kırıyorsak	iki lafın belini kırıyorsanız	iki lafın belini kırıyorlarsa
inferential		inferential	simple	iki lafın belini kırmışım	iki lafın belini kırmışsın	iki lafın belini kırmış	iki lafın belini kırmışız	iki lafın belini kırmışsınız	iki lafın belini kırmışlar
past	iki lafın belini kırmışmışım		iki lafın belini kırmışmışsın	iki lafın belini kırmışmış	iki lafın belini kırmışmışız	iki lafın belini kırmışmışsınız	iki lafın belini kırmışlarmış
inferential	iki lafın belini kırmıştım		iki lafın belini kırmıştın	iki lafın belini kırmıştı	iki lafın belini kırmıştık	iki lafın belini kırmıştınız	iki lafın belini kırmışlardı
conditional	iki lafın belini kırmışsam		iki lafın belini kırmışsan	iki lafın belini kırmışsa	iki lafın belini kırmışsak	iki lafın belini kırmışsanız	iki lafın belini kırmışlarsa
future		future	simple	iki lafın belini kıracağım	iki lafın belini kıracaksın	iki lafın belini kıracak	iki lafın belini kıracağız	iki lafın belini kıracaksınız	iki lafın belini kıracaklar
past	iki lafın belini kıracakmışım		iki lafın belini kıracakmışsın	iki lafın belini kıracakmış	iki lafın belini kıracakmışız	iki lafın belini kıracakmışsınız	iki lafın belini kıracaklarmış
inferential	iki lafın belini kıracaktım		iki lafın belini kıracaktın	iki lafın belini kıracaktı	iki lafın belini kıracaktık	iki lafın belini kıracaktınız	iki lafın belini kıracaklardı
conditional	iki lafın belini kıracaksam		iki lafın belini kıracaksan	iki lafın belini kıracaksa	iki lafın belini kıracaksak	iki lafın belini kıracaksanız	iki lafın belini kıracaklarsa
progressive		progressive	simple	iki lafın belini kırmaktayım	iki lafın belini kırmaktasın	iki lafın belini kırmakta	iki lafın belini kırmaktayız	iki lafın belini kırmaktasınız	iki lafın belini kırmaktalar
past	iki lafın belini kırmaktaymışım		iki lafın belini kırmaktaymışsın	iki lafın belini kırmaktaymış	iki lafın belini kırmaktaymışız	iki lafın belini kırmaktaymışsınız	iki lafın belini kırmaktalarmış
inferential	iki lafın belini kırmaktaydım		iki lafın belini kırmaktaydın	iki lafın belini kırmaktaydı	iki lafın belini kırmaktaydık	iki lafın belini kırmaktaydınız	iki lafın belini kırmaktalardı
conditional	iki lafın belini kırmaktaysam		iki lafın belini kırmaktaysan	iki lafın belini kırmaktaysa	iki lafın belini kırmaktaysak	iki lafın belini kırmaktaysanız	iki lafın belini kırmaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	iki lafın belini kırmalıyım	iki lafın belini kırmalısın	iki lafın belini kırmalı	iki lafın belini kırmalıyız	iki lafın belini kırmalısınız	iki lafın belini kırmalılar
past	iki lafın belini kırmalıymışım		iki lafın belini kırmalıymışsın	iki lafın belini kırmalıymış	iki lafın belini kırmalıymışız	iki lafın belini kırmalıymışsınız	iki lafın belini kırmalılarmış
inferential	iki lafın belini kırmalıydım		iki lafın belini kırmalıydın	iki lafın belini kırmalıydı	iki lafın belini kırmalıydık	iki lafın belini kırmalıydınız	iki lafın belini kırmalılardı
conditional	iki lafın belini kırmalıysam		iki lafın belini kırmalıysan	iki lafın belini kırmalıysa	iki lafın belini kırmalıysak	iki lafın belini kırmalıysanız	iki lafın belini kırmalılarsa
past		past	simple	iki lafın belini kırdım	iki lafın belini kırdın	iki lafın belini kırdı	iki lafın belini kırdık	iki lafın belini kırdınız	iki lafın belini kırdılar
conditional	iki lafın belini kırdıysam	past	iki lafın belini kırdıysan	iki lafın belini kırdıysa	iki lafın belini kırdıysak	iki lafın belini kırdıysanız	iki lafın belini kırdılarsa
conditional		conditional	simple	iki lafın belini kırsam	iki lafın belini kırsan	iki lafın belini kırsa	iki lafın belini kırsak	iki lafın belini kırsanız	iki lafın belini kırsalar
past	iki lafın belini kırsaymışım		iki lafın belini kırsaymışsın	iki lafın belini kırsaymış	iki lafın belini kırsaymışız	iki lafın belini kırsaymışsınız	iki lafın belini kırsalarmış
inferential	iki lafın belini kırsaydım		iki lafın belini kırsaydın	iki lafın belini kırsaydı	iki lafın belini kırsaydık	iki lafın belini kırsaydınız	iki lafın belini kırsalardı
optative		iki lafın belini kırayım	iki lafın belini kırasın	iki lafın belini kıra	iki lafın belini kıralım	iki lafın belini kırasınız	iki lafın belini kıralar
imperative		imperative	regular	—	iki lafın belini kır	iki lafın belini kırsın	—	iki lafın belini kırın	iki lafın belini kırsınlar
formal	—		iki lafın belini kırınız	—	—	iki lafın belini kırınız	—
informal	—		iki lafın belini kırsana	—	—	iki lafın belini kırsanıza	—
infinitive		iki lafın belini kırmak
verbal noun		iki lafın belini kırma
impersonal participle	imperfective	iki lafın belini kıran
	perfective	iki lafın belini kırmış
	prospective	iki lafın belini kıracak
personal participle	non-prospective	iki lafın belini kırdığım	iki lafın belini kırdığın	iki lafın belini kırdığı	iki lafın belini kırdığımız	iki lafın belini kırdığınız	iki lafın belini kırdıkları
personal participle	prospective	iki lafın belini kıracağım	iki lafın belini kıracağın	iki lafın belini kıracağı	iki lafın belini kıracağımız	iki lafın belini kıracağınız	iki lafın belini kıracakları
temporal adverb		temporal adverb	simple	iki lafın belini kırarken¹
specific	iki lafın belini kırınca
"and"	iki lafın belini kırıp
"since"	iki lafın belini kıralı
"until"	iki lafın belini kırasıya
"as long as"	iki lafın belini kırdıkça
modal adverb			modal adverb	simple	iki lafın belini kırarak
reduplicated	iki lafın belini kıra kıra
"as if"	iki lafın belini kırarcasına¹

negative conjugation
negative conjugation
		singular			plural
		1st person (ben)	2nd person (sen)	3rd person (o)	1st person (biz)	2nd person (siz)	3rd person (onlar)
aorist		aorist	simple	iki lafın belini kırmam	iki lafın belini kırmazsın	iki lafın belini kırmaz	iki lafın belini kırmayız	iki lafın belini kırmazsınız	iki lafın belini kırmazlar
past	iki lafın belini kırmazmışım		iki lafın belini kırmazmışsın	iki lafın belini kırmazmış	iki lafın belini kırmazmışız	iki lafın belini kırmazmışsınız	iki lafın belini kırmazlarmış
inferential	iki lafın belini kırmazdım		iki lafın belini kırmazdın	iki lafın belini kırmazdı	iki lafın belini kırmazdık	iki lafın belini kırmazdınız	iki lafın belini kırmazlardı
conditional	iki lafın belini kırmazsam		iki lafın belini kırmazsan	iki lafın belini kırmazsa	iki lafın belini kırmazsak	iki lafın belini kırmazsanız	iki lafın belini kırmazlarsa
continuous		continuous	simple	iki lafın belini kırmıyorum	iki lafın belini kırmıyorsun	iki lafın belini kırmıyor	iki lafın belini kırmıyoruz	iki lafın belini kırmıyorsunuz	iki lafın belini kırmıyorlar
past	iki lafın belini kırmıyormuşum		iki lafın belini kırmıyormuşsun	iki lafın belini kırmıyormuş	iki lafın belini kırmıyormuşuz	iki lafın belini kırmıyormuşsunuz	iki lafın belini kırmıyorlarmış
inferential	iki lafın belini kırmıyordum		iki lafın belini kırmıyordun	iki lafın belini kırmıyordu	iki lafın belini kırmıyorduk	iki lafın belini kırmıyordunuz	iki lafın belini kırmıyorlardı
conditional	iki lafın belini kırmıyorsam		iki lafın belini kırmıyorsan	iki lafın belini kırmıyorsa	iki lafın belini kırmıyorsak	iki lafın belini kırmıyorsanız	iki lafın belini kırmıyorlarsa
inferential		inferential	simple	iki lafın belini kırmamışım	iki lafın belini kırmamışsın	iki lafın belini kırmamış	iki lafın belini kırmamışız	iki lafın belini kırmamışsınız	iki lafın belini kırmamışlar
past	iki lafın belini kırmamışmışım		iki lafın belini kırmamışmışsın	iki lafın belini kırmamışmış	iki lafın belini kırmamışmışız	iki lafın belini kırmamışmışsınız	iki lafın belini kırmamışlarmış
inferential	iki lafın belini kırmamıştım		iki lafın belini kırmamıştın	iki lafın belini kırmamıştı	iki lafın belini kırmamıştık	iki lafın belini kırmamıştınız	iki lafın belini kırmamışlardı
conditional	iki lafın belini kırmamışsam		iki lafın belini kırmamışsan	iki lafın belini kırmamışsa	iki lafın belini kırmamışsak	iki lafın belini kırmamışsanız	iki lafın belini kırmamışlarsa
future		future	simple	iki lafın belini kırmayacağım	iki lafın belini kırmayacaksın	iki lafın belini kırmayacak	iki lafın belini kırmayacağız	iki lafın belini kırmayacaksınız	iki lafın belini kırmayacaklar
past	iki lafın belini kırmayacakmışım		iki lafın belini kırmayacakmışsın	iki lafın belini kırmayacakmış	iki lafın belini kırmayacakmışız	iki lafın belini kırmayacakmışsınız	iki lafın belini kırmayacaklarmış
inferential	iki lafın belini kırmayacaktım		iki lafın belini kırmayacaktın	iki lafın belini kırmayacaktı	iki lafın belini kırmayacaktık	iki lafın belini kırmayacaktınız	iki lafın belini kırmayacaklardı
conditional	iki lafın belini kırmayacaksam		iki lafın belini kırmayacaksan	iki lafın belini kırmayacaksa	iki lafın belini kırmayacaksak	iki lafın belini kırmayacaksanız	iki lafın belini kırmayacaklarsa
progressive		progressive	simple	iki lafın belini kırmamaktayım	iki lafın belini kırmamaktasın	iki lafın belini kırmamakta	iki lafın belini kırmamaktayız	iki lafın belini kırmamaktasınız	iki lafın belini kırmamaktalar
past	iki lafın belini kırmamaktaymışım		iki lafın belini kırmamaktaymışsın	iki lafın belini kırmamaktaymış	iki lafın belini kırmamaktaymışız	iki lafın belini kırmamaktaymışsınız	iki lafın belini kırmamaktalarmış
inferential	iki lafın belini kırmamaktaydım		iki lafın belini kırmamaktaydın	iki lafın belini kırmamaktaydı	iki lafın belini kırmamaktaydık	iki lafın belini kırmamaktaydınız	iki lafın belini kırmamaktalardı
conditional	iki lafın belini kırmamaktaysam		iki lafın belini kırmamaktaysan	iki lafın belini kırmamaktaysa	iki lafın belini kırmamaktaysak	iki lafın belini kırmamaktaysanız	iki lafın belini kırmamaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	iki lafın belini kırmamalıyım	iki lafın belini kırmamalısın	iki lafın belini kırmamalı	iki lafın belini kırmamalıyız	iki lafın belini kırmamalısınız	iki lafın belini kırmamalılar
past	iki lafın belini kırmamalıymışım		iki lafın belini kırmamalıymışsın	iki lafın belini kırmamalıymış	iki lafın belini kırmamalıymışız	iki lafın belini kırmamalıymışsınız	iki lafın belini kırmamalılarmış
inferential	iki lafın belini kırmamalıydım		iki lafın belini kırmamalıydın	iki lafın belini kırmamalıydı	iki lafın belini kırmamalıydık	iki lafın belini kırmamalıydınız	iki lafın belini kırmamalılardı
conditional	iki lafın belini kırmamalıysam		iki lafın belini kırmamalıysan	iki lafın belini kırmamalıysa	iki lafın belini kırmamalıysak	iki lafın belini kırmamalıysanız	iki lafın belini kırmamalılarsa
past		past	simple	iki lafın belini kırmadım	iki lafın belini kırmadın	iki lafın belini kırmadı	iki lafın belini kırmadık	iki lafın belini kırmadınız	iki lafın belini kırmadılar
conditional	iki lafın belini kırmadıysam	past	iki lafın belini kırmadıysan	iki lafın belini kırmadıysa	iki lafın belini kırmadıysak	iki lafın belini kırmadıysanız	iki lafın belini kırmadılarsa
conditional		conditional	simple	iki lafın belini kırmasam	iki lafın belini kırmasan	iki lafın belini kırmasa	iki lafın belini kırmasak	iki lafın belini kırmasanız	iki lafın belini kırmasalar
past	iki lafın belini kırmasaymışım		iki lafın belini kırmasaymışsın	iki lafın belini kırmasaymış	iki lafın belini kırmasaymışız	iki lafın belini kırmasaymışsınız	iki lafın belini kırmasalarmış
inferential	iki lafın belini kırmasaydım		iki lafın belini kırmasaydın	iki lafın belini kırmasaydı	iki lafın belini kırmasaydık	iki lafın belini kırmasaydınız	iki lafın belini kırmasalardı
optative		iki lafın belini kırmayayım	iki lafın belini kırmayasın	iki lafın belini kırmaya	iki lafın belini kırmayalım	iki lafın belini kırmayasınız	iki lafın belini kırmayalar
imperative		imperative	regular	—	iki lafın belini kırma	iki lafın belini kırmasın	—	iki lafın belini kırmayın	iki lafın belini kırmasınlar
formal	—		iki lafın belini kırmayınız	—	—	iki lafın belini kırmayınız	—
informal	—		iki lafın belini kırmasana	—	—	iki lafın belini kırmasanıza	—
infinitive		iki lafın belini kırmamak
verbal noun		iki lafın belini kırmama
impersonal participle	imperfective	iki lafın belini kırmayan
	perfective	iki lafın belini kırmamış
	prospective	iki lafın belini kırmayacak
personal participle	non-prospective	iki lafın belini kırmadığım	iki lafın belini kırmadığın	iki lafın belini kırmadığı	iki lafın belini kırmadığımız	iki lafın belini kırmadığınız	iki lafın belini kırmadıkları
personal participle	prospective	iki lafın belini kırmayacağım	iki lafın belini kırmayacağın	iki lafın belini kırmayacağı	iki lafın belini kırmayacağımız	iki lafın belini kırmayacağınız	iki lafın belini kırmayacakları
temporal adverb		temporal adverb	simple	iki lafın belini kırmazken¹
specific	iki lafın belini kırmayınca
"and"	iki lafın belini kırmayıp
"since"	iki lafın belini kırmayalı
"until"	iki lafın belini kırmayasıya
"as long as"	iki lafın belini kırmadıkça
modal adverb			modal adverb	simple	iki lafın belini kırmayarak
reduplicated	iki lafın belini kırmaya kırmaya
"as if"	iki lafın belini kırmazcasına¹

potential conjugation
potential conjugation
		singular			plural
		1st person (ben)	2nd person (sen)	3rd person (o)	1st person (biz)	2nd person (siz)	3rd person (onlar)
aorist		aorist	simple	iki lafın belini kırabilirim	iki lafın belini kırabilirsin	iki lafın belini kırabilir	iki lafın belini kırabiliriz	iki lafın belini kırabilirsiniz	iki lafın belini kırabilirler
past	iki lafın belini kırabilirmişim		iki lafın belini kırabilirmişsin	iki lafın belini kırabilirmiş	iki lafın belini kırabilirmişiz	iki lafın belini kırabilirmişsiniz	iki lafın belini kırabilirlermiş
inferential	iki lafın belini kırabilirdim		iki lafın belini kırabilirdin	iki lafın belini kırabilirdi	iki lafın belini kırabilirdik	iki lafın belini kırabilirdiniz	iki lafın belini kırabilirlerdi
conditional	iki lafın belini kırabilirsem		iki lafın belini kırabilirsen	iki lafın belini kırabilirse	iki lafın belini kırabilirsek	iki lafın belini kırabilirseniz	iki lafın belini kırabilirlerse
continuous		continuous	simple	iki lafın belini kırabiliyorum	iki lafın belini kırabiliyorsun	iki lafın belini kırabiliyor	iki lafın belini kırabiliyoruz	iki lafın belini kırabiliyorsunuz	iki lafın belini kırabiliyorlar
past	iki lafın belini kırabiliyormuşum		iki lafın belini kırabiliyormuşsun	iki lafın belini kırabiliyormuş	iki lafın belini kırabiliyormuşuz	iki lafın belini kırabiliyormuşsunuz	iki lafın belini kırabiliyorlarmış
inferential	iki lafın belini kırabiliyordum		iki lafın belini kırabiliyordun	iki lafın belini kırabiliyordu	iki lafın belini kırabiliyorduk	iki lafın belini kırabiliyordunuz	iki lafın belini kırabiliyorlardı
conditional	iki lafın belini kırabiliyorsam		iki lafın belini kırabiliyorsan	iki lafın belini kırabiliyorsa	iki lafın belini kırabiliyorsak	iki lafın belini kırabiliyorsanız	iki lafın belini kırabiliyorlarsa
inferential		inferential	simple	iki lafın belini kırabilmişim	iki lafın belini kırabilmişsin	iki lafın belini kırabilmiş	iki lafın belini kırabilmişiz	iki lafın belini kırabilmişsiniz	iki lafın belini kırabilmişler
past	iki lafın belini kırabilmişmişim		iki lafın belini kırabilmişmişsin	iki lafın belini kırabilmişmiş	iki lafın belini kırabilmişmişiz	iki lafın belini kırabilmişmişsiniz	iki lafın belini kırabilmişlermiş
inferential	iki lafın belini kırabilmiştim		iki lafın belini kırabilmiştin	iki lafın belini kırabilmişti	iki lafın belini kırabilmiştik	iki lafın belini kırabilmiştiniz	iki lafın belini kırabilmişlerdi
conditional	iki lafın belini kırabilmişsem		iki lafın belini kırabilmişsen	iki lafın belini kırabilmişse	iki lafın belini kırabilmişsek	iki lafın belini kırabilmişseniz	iki lafın belini kırabilmişlerse
future		future	simple	iki lafın belini kırabileceğim	iki lafın belini kırabileceksin	iki lafın belini kırabilecek	iki lafın belini kırabileceğiz	iki lafın belini kırabileceksiniz	iki lafın belini kırabilecekler
past	iki lafın belini kırabilecekmişim		iki lafın belini kırabilecekmişsin	iki lafın belini kırabilecekmiş	iki lafın belini kırabilecekmişiz	iki lafın belini kırabilecekmişsiniz	iki lafın belini kırabileceklermiş
inferential	iki lafın belini kırabilecektim		iki lafın belini kırabilecektin	iki lafın belini kırabilecekti	iki lafın belini kırabilecektik	iki lafın belini kırabilecektiniz	iki lafın belini kırabileceklerdi
conditional	iki lafın belini kırabileceksem		iki lafın belini kırabileceksen	iki lafın belini kırabilecekse	iki lafın belini kırabileceksek	iki lafın belini kırabilecekseniz	iki lafın belini kırabileceklerse
progressive		progressive	simple	iki lafın belini kırabilmekteyim	iki lafın belini kırabilmektesin	iki lafın belini kırabilmekte	iki lafın belini kırabilmekteyiz	iki lafın belini kırabilmektesiniz	iki lafın belini kırabilmekteler
past	iki lafın belini kırabilmekteymişim		iki lafın belini kırabilmekteymişsin	iki lafın belini kırabilmekteymiş	iki lafın belini kırabilmekteymişiz	iki lafın belini kırabilmekteymişsiniz	iki lafın belini kırabilmektelermiş
inferential	iki lafın belini kırabilmekteydim		iki lafın belini kırabilmekteydin	iki lafın belini kırabilmekteydi	iki lafın belini kırabilmekteydik	iki lafın belini kırabilmekteydiniz	iki lafın belini kırabilmektelerdi
conditional	iki lafın belini kırabilmekteysem		iki lafın belini kırabilmekteysen	iki lafın belini kırabilmekteyse	iki lafın belini kırabilmekteysek	iki lafın belini kırabilmekteyseniz	iki lafın belini kırabilmektelerse
necessitative		necessitative	simple	iki lafın belini kırabilmeliyim	iki lafın belini kırabilmelisin	iki lafın belini kırabilmeli	iki lafın belini kırabilmeliyiz	iki lafın belini kırabilmelisiniz	iki lafın belini kırabilmeliler
past	iki lafın belini kırabilmeliymişim		iki lafın belini kırabilmeliymişsin	iki lafın belini kırabilmeliymiş	iki lafın belini kırabilmeliymişiz	iki lafın belini kırabilmeliymişsiniz	iki lafın belini kırabilmelilermiş
inferential	iki lafın belini kırabilmeliydim		iki lafın belini kırabilmeliydin	iki lafın belini kırabilmeliydi	iki lafın belini kırabilmeliydik	iki lafın belini kırabilmeliydiniz	iki lafın belini kırabilmelilerdi
conditional	iki lafın belini kırabilmeliysem		iki lafın belini kırabilmeliysen	iki lafın belini kırabilmeliyse	iki lafın belini kırabilmeliysek	iki lafın belini kırabilmeliyseniz	iki lafın belini kırabilmelilerse
past		past	simple	iki lafın belini kırabildim	iki lafın belini kırabildin	iki lafın belini kırabildi	iki lafın belini kırabildik	iki lafın belini kırabildiniz	iki lafın belini kırabildiler
conditional	iki lafın belini kırabildiysem	past	iki lafın belini kırabildiysen	iki lafın belini kırabildiyse	iki lafın belini kırabildiysek	iki lafın belini kırabildiyseniz	iki lafın belini kırabildilerse
conditional		conditional	simple	iki lafın belini kırabilsem	iki lafın belini kırabilsen	iki lafın belini kırabilse	iki lafın belini kırabilsek	iki lafın belini kırabilseniz	iki lafın belini kırabilseler
past	iki lafın belini kırabilseymişim		iki lafın belini kırabilseymişsin	iki lafın belini kırabilseymiş	iki lafın belini kırabilseymişiz	iki lafın belini kırabilseymişsiniz	iki lafın belini kırabilselermiş
inferential	iki lafın belini kırabilseydim		iki lafın belini kırabilseydin	iki lafın belini kırabilseydi	iki lafın belini kırabilseydik	iki lafın belini kırabilseydiniz	iki lafın belini kırabilselerdi
optative		iki lafın belini kırabileyim	iki lafın belini kırabilesin	iki lafın belini kırabile	iki lafın belini kırabilelim	iki lafın belini kırabilesiniz	iki lafın belini kırabileler
imperative		imperative	regular	—	iki lafın belini kırabil	iki lafın belini kırabilsin	—	iki lafın belini kırabilin	iki lafın belini kırabilsinler
formal	—		iki lafın belini kırabiliniz	—	—	iki lafın belini kırabiliniz	—
informal	—		iki lafın belini kırabilsene	—	—	iki lafın belini kırabilsenize	—
infinitive		iki lafın belini kırabilmek
verbal noun		iki lafın belini kırabilme
impersonal participle	imperfective	iki lafın belini kırabilen
	perfective	iki lafın belini kırabilmiş
	prospective	iki lafın belini kırabilecek
personal participle	non-prospective	iki lafın belini kırabildiğim	iki lafın belini kırabildiğin	iki lafın belini kırabildiği	iki lafın belini kırabildiğimiz	iki lafın belini kırabildiğiniz	iki lafın belini kırabildikleri
personal participle	prospective	iki lafın belini kırabileceğim	iki lafın belini kırabileceğin	iki lafın belini kırabileceği	iki lafın belini kırabileceğimiz	iki lafın belini kırabileceğiniz	iki lafın belini kırabilecekleri
temporal adverb		temporal adverb	simple	iki lafın belini kırabilirken¹
specific	iki lafın belini kırabilince
"and"	iki lafın belini kırabilip
"since"	iki lafın belini kırabileli
"until"	iki lafın belini kırabilesiye
"as long as"	iki lafın belini kırabildikçe
modal adverb			modal adverb	simple	iki lafın belini kırabilerek
reduplicated	iki lafın belini kırabile kırabile
"as if"	iki lafın belini kırabilircesine¹

impotential conjugation
impotential conjugation
		singular			plural
		1st person (ben)	2nd person (sen)	3rd person (o)	1st person (biz)	2nd person (siz)	3rd person (onlar)
aorist		aorist	simple	iki lafın belini kıramam	iki lafın belini kıramazsın	iki lafın belini kıramaz	iki lafın belini kıramayız	iki lafın belini kıramazsınız	iki lafın belini kıramazlar
past	iki lafın belini kıramazmışım		iki lafın belini kıramazmışsın	iki lafın belini kıramazmış	iki lafın belini kıramazmışız	iki lafın belini kıramazmışsınız	iki lafın belini kıramazlarmış
inferential	iki lafın belini kıramazdım		iki lafın belini kıramazdın	iki lafın belini kıramazdı	iki lafın belini kıramazdık	iki lafın belini kıramazdınız	iki lafın belini kıramazlardı
conditional	iki lafın belini kıramazsam		iki lafın belini kıramazsan	iki lafın belini kıramazsa	iki lafın belini kıramazsak	iki lafın belini kıramazsanız	iki lafın belini kıramazlarsa
continuous		continuous	simple	iki lafın belini kıramıyorum	iki lafın belini kıramıyorsun	iki lafın belini kıramıyor	iki lafın belini kıramıyoruz	iki lafın belini kıramıyorsunuz	iki lafın belini kıramıyorlar
past	iki lafın belini kıramıyormuşum		iki lafın belini kıramıyormuşsun	iki lafın belini kıramıyormuş	iki lafın belini kıramıyormuşuz	iki lafın belini kıramıyormuşsunuz	iki lafın belini kıramıyorlarmış
inferential	iki lafın belini kıramıyordum		iki lafın belini kıramıyordun	iki lafın belini kıramıyordu	iki lafın belini kıramıyorduk	iki lafın belini kıramıyordunuz	iki lafın belini kıramıyorlardı
conditional	iki lafın belini kıramıyorsam		iki lafın belini kıramıyorsan	iki lafın belini kıramıyorsa	iki lafın belini kıramıyorsak	iki lafın belini kıramıyorsanız	iki lafın belini kıramıyorlarsa
inferential		inferential	simple	iki lafın belini kıramamışım	iki lafın belini kıramamışsın	iki lafın belini kıramamış	iki lafın belini kıramamışız	iki lafın belini kıramamışsınız	iki lafın belini kıramamışlar
past	iki lafın belini kıramamışmışım		iki lafın belini kıramamışmışsın	iki lafın belini kıramamışmış	iki lafın belini kıramamışmışız	iki lafın belini kıramamışmışsınız	iki lafın belini kıramamışlarmış
inferential	iki lafın belini kıramamıştım		iki lafın belini kıramamıştın	iki lafın belini kıramamıştı	iki lafın belini kıramamıştık	iki lafın belini kıramamıştınız	iki lafın belini kıramamışlardı
conditional	iki lafın belini kıramamışsam		iki lafın belini kıramamışsan	iki lafın belini kıramamışsa	iki lafın belini kıramamışsak	iki lafın belini kıramamışsanız	iki lafın belini kıramamışlarsa
future		future	simple	iki lafın belini kıramayacağım	iki lafın belini kıramayacaksın	iki lafın belini kıramayacak	iki lafın belini kıramayacağız	iki lafın belini kıramayacaksınız	iki lafın belini kıramayacaklar
past	iki lafın belini kıramayacakmışım		iki lafın belini kıramayacakmışsın	iki lafın belini kıramayacakmış	iki lafın belini kıramayacakmışız	iki lafın belini kıramayacakmışsınız	iki lafın belini kıramayacaklarmış
inferential	iki lafın belini kıramayacaktım		iki lafın belini kıramayacaktın	iki lafın belini kıramayacaktı	iki lafın belini kıramayacaktık	iki lafın belini kıramayacaktınız	iki lafın belini kıramayacaklardı
conditional	iki lafın belini kıramayacaksam		iki lafın belini kıramayacaksan	iki lafın belini kıramayacaksa	iki lafın belini kıramayacaksak	iki lafın belini kıramayacaksanız	iki lafın belini kıramayacaklarsa
progressive		progressive	simple	iki lafın belini kıramamaktayım	iki lafın belini kıramamaktasın	iki lafın belini kıramamakta	iki lafın belini kıramamaktayız	iki lafın belini kıramamaktasınız	iki lafın belini kıramamaktalar
past	iki lafın belini kıramamaktaymışım		iki lafın belini kıramamaktaymışsın	iki lafın belini kıramamaktaymış	iki lafın belini kıramamaktaymışız	iki lafın belini kıramamaktaymışsınız	iki lafın belini kıramamaktalarmış
inferential	iki lafın belini kıramamaktaydım		iki lafın belini kıramamaktaydın	iki lafın belini kıramamaktaydı	iki lafın belini kıramamaktaydık	iki lafın belini kıramamaktaydınız	iki lafın belini kıramamaktalardı
conditional	iki lafın belini kıramamaktaysam		iki lafın belini kıramamaktaysan	iki lafın belini kıramamaktaysa	iki lafın belini kıramamaktaysak	iki lafın belini kıramamaktaysanız	iki lafın belini kıramamaktalarsa
necessitative		necessitative	simple	iki lafın belini kıramamalıyım	iki lafın belini kıramamalısın	iki lafın belini kıramamalı	iki lafın belini kıramamalıyız	iki lafın belini kıramamalısınız	iki lafın belini kıramamalılar
past	iki lafın belini kıramamalıymışım		iki lafın belini kıramamalıymışsın	iki lafın belini kıramamalıymış	iki lafın belini kıramamalıymışız	iki lafın belini kıramamalıymışsınız	iki lafın belini kıramamalılarmış
inferential	iki lafın belini kıramamalıydım		iki lafın belini kıramamalıydın	iki lafın belini kıramamalıydı	iki lafın belini kıramamalıydık	iki lafın belini kıramamalıydınız	iki lafın belini kıramamalılardı
conditional	iki lafın belini kıramamalıysam		iki lafın belini kıramamalıysan	iki lafın belini kıramamalıysa	iki lafın belini kıramamalıysak	iki lafın belini kıramamalıysanız	iki lafın belini kıramamalılarsa
past		past	simple	iki lafın belini kıramadım	iki lafın belini kıramadın	iki lafın belini kıramadı	iki lafın belini kıramadık	iki lafın belini kıramadınız	iki lafın belini kıramadılar
conditional	iki lafın belini kıramadıysam	past	iki lafın belini kıramadıysan	iki lafın belini kıramadıysa	iki lafın belini kıramadıysak	iki lafın belini kıramadıysanız	iki lafın belini kıramadılarsa
conditional		conditional	simple	iki lafın belini kıramasam	iki lafın belini kıramasan	iki lafın belini kıramasa	iki lafın belini kıramasak	iki lafın belini kıramasanız	iki lafın belini kıramasalar
past	iki lafın belini kıramasaymışım		iki lafın belini kıramasaymışsın	iki lafın belini kıramasaymış	iki lafın belini kıramasaymışız	iki lafın belini kıramasaymışsınız	iki lafın belini kıramasalarmış
inferential	iki lafın belini kıramasaydım		iki lafın belini kıramasaydın	iki lafın belini kıramasaydı	iki lafın belini kıramasaydık	iki lafın belini kıramasaydınız	iki lafın belini kıramasalardı
optative		iki lafın belini kıramayayım	iki lafın belini kıramayasın	iki lafın belini kıramaya	iki lafın belini kıramayalım	iki lafın belini kıramayasınız	iki lafın belini kıramayalar
imperative		imperative	regular	—	iki lafın belini kırama	iki lafın belini kıramasın	—	iki lafın belini kıramayın	iki lafın belini kıramasınlar
formal	—		iki lafın belini kıramayınız	—	—	iki lafın belini kıramayınız	—
informal	—		iki lafın belini kıramasana	—	—	iki lafın belini kıramasanıza	—
infinitive		iki lafın belini kıramamak
verbal noun		iki lafın belini kıramama
impersonal participle	imperfective	iki lafın belini kıramayan
	perfective	iki lafın belini kıramamış
	prospective	iki lafın belini kıramayacak
personal participle	non-prospective	iki lafın belini kıramadığım	iki lafın belini kıramadığın	iki lafın belini kıramadığı	iki lafın belini kıramadığımız	iki lafın belini kıramadığınız	iki lafın belini kıramadıkları
personal participle	prospective	iki lafın belini kıramayacağım	iki lafın belini kıramayacağın	iki lafın belini kıramayacağı	iki lafın belini kıramayacağımız	iki lafın belini kıramayacağınız	iki lafın belini kıramayacakları
temporal adverb		temporal adverb	simple	iki lafın belini kıramazken¹
specific	iki lafın belini kıramayınca
"and"	iki lafın belini kıramayıp
"since"	iki lafın belini kıramayalı
"until"	iki lafın belini kıramayasıya
"as long as"	iki lafın belini kıramadıkça
modal adverb			modal adverb	simple	iki lafın belini kıramayarak
reduplicated	iki lafın belini kıramaya kıramaya
"as if"	iki lafın belini kıramazcasına¹

¹ The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.