ortaya çıkarmak

Turkish

Pronunciation

  • IPA(key): /oɾtɑˈjɑ t͡ʃɯkɑɾˈmɑk/, [o̞ɾ̞.t̪ʰɑˈjɑ t͡ʃɯ.kʰɑɾ̞ˈmɑk]
  • Rhymes: -ɑk
  • Hyphenation: or‧ta‧ya‧çı‧kar‧mak

Verb

ortaya çıkarmak

  1. (transitive, idiomatic) to prove, to demonstrate [+accusative]
    Synonyms: göstermek, kanıtlamak, ispat etmek
  2. (transitive, idiomatic) to make seen, to uncover [+accusative]

Conjugation

Conjugation of ortaya çıkarmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple ortaya çıkarırım ortaya çıkarırsın ortaya çıkarır ortaya çıkarırız ortaya çıkarırsınız ortaya çıkarırlar
past ortaya çıkarırmışım ortaya çıkarırmışsın ortaya çıkarırmış ortaya çıkarırmışız ortaya çıkarırmışsınız ortaya çıkarırlarmış
inferential ortaya çıkarırdım ortaya çıkarırdın ortaya çıkarırdı ortaya çıkarırdık ortaya çıkarırdınız ortaya çıkarırlardı
conditional ortaya çıkarırsam ortaya çıkarırsan ortaya çıkarırsa ortaya çıkarırsak ortaya çıkarırsanız ortaya çıkarırlarsa
continuous continuous simple ortaya çıkarıyorum ortaya çıkarıyorsun ortaya çıkarıyor ortaya çıkarıyoruz ortaya çıkarıyorsunuz ortaya çıkarıyorlar
past ortaya çıkarıyormuşum ortaya çıkarıyormuşsun ortaya çıkarıyormuş ortaya çıkarıyormuşuz ortaya çıkarıyormuşsunuz ortaya çıkarıyorlarmış
inferential ortaya çıkarıyordum ortaya çıkarıyordun ortaya çıkarıyordu ortaya çıkarıyorduk ortaya çıkarıyordunuz ortaya çıkarıyorlardı
conditional ortaya çıkarıyorsam ortaya çıkarıyorsan ortaya çıkarıyorsa ortaya çıkarıyorsak ortaya çıkarıyorsanız ortaya çıkarıyorlarsa
inferential inferential simple ortaya çıkarmışım ortaya çıkarmışsın ortaya çıkarmış ortaya çıkarmışız ortaya çıkarmışsınız ortaya çıkarmışlar
past ortaya çıkarmışmışım ortaya çıkarmışmışsın ortaya çıkarmışmış ortaya çıkarmışmışız ortaya çıkarmışmışsınız ortaya çıkarmışlarmış
inferential ortaya çıkarmıştım ortaya çıkarmıştın ortaya çıkarmıştı ortaya çıkarmıştık ortaya çıkarmıştınız ortaya çıkarmışlardı
conditional ortaya çıkarmışsam ortaya çıkarmışsan ortaya çıkarmışsa ortaya çıkarmışsak ortaya çıkarmışsanız ortaya çıkarmışlarsa
future future simple ortaya çıkaracağım ortaya çıkaracaksın ortaya çıkaracak ortaya çıkaracağız ortaya çıkaracaksınız ortaya çıkaracaklar
past ortaya çıkaracakmışım ortaya çıkaracakmışsın ortaya çıkaracakmış ortaya çıkaracakmışız ortaya çıkaracakmışsınız ortaya çıkaracaklarmış
inferential ortaya çıkaracaktım ortaya çıkaracaktın ortaya çıkaracaktı ortaya çıkaracaktık ortaya çıkaracaktınız ortaya çıkaracaklardı
conditional ortaya çıkaracaksam ortaya çıkaracaksan ortaya çıkaracaksa ortaya çıkaracaksak ortaya çıkaracaksanız ortaya çıkaracaklarsa
progressive progressive simple ortaya çıkarmaktayım ortaya çıkarmaktasın ortaya çıkarmakta ortaya çıkarmaktayız ortaya çıkarmaktasınız ortaya çıkarmaktalar
past ortaya çıkarmaktaymışım ortaya çıkarmaktaymışsın ortaya çıkarmaktaymış ortaya çıkarmaktaymışız ortaya çıkarmaktaymışsınız ortaya çıkarmaktalarmış
inferential ortaya çıkarmaktaydım ortaya çıkarmaktaydın ortaya çıkarmaktaydı ortaya çıkarmaktaydık ortaya çıkarmaktaydınız ortaya çıkarmaktalardı
conditional ortaya çıkarmaktaysam ortaya çıkarmaktaysan ortaya çıkarmaktaysa ortaya çıkarmaktaysak ortaya çıkarmaktaysanız ortaya çıkarmaktalarsa
necessitative necessitative simple ortaya çıkarmalıyım ortaya çıkarmalısın ortaya çıkarmalı ortaya çıkarmalıyız ortaya çıkarmalısınız ortaya çıkarmalılar
past ortaya çıkarmalıymışım ortaya çıkarmalıymışsın ortaya çıkarmalıymış ortaya çıkarmalıymışız ortaya çıkarmalıymışsınız ortaya çıkarmalılarmış
inferential ortaya çıkarmalıydım ortaya çıkarmalıydın ortaya çıkarmalıydı ortaya çıkarmalıydık ortaya çıkarmalıydınız ortaya çıkarmalılardı
conditional ortaya çıkarmalıysam ortaya çıkarmalıysan ortaya çıkarmalıysa ortaya çıkarmalıysak ortaya çıkarmalıysanız ortaya çıkarmalılarsa
past past simple ortaya çıkardım ortaya çıkardın ortaya çıkardı ortaya çıkardık ortaya çıkardınız ortaya çıkardılar
conditional ortaya çıkardıysam ortaya çıkardıysan ortaya çıkardıysa ortaya çıkardıysak ortaya çıkardıysanız ortaya çıkardılarsa
conditional conditional simple ortaya çıkarsam ortaya çıkarsan ortaya çıkarsa ortaya çıkarsak ortaya çıkarsanız ortaya çıkarsalar
past ortaya çıkarsaymışım ortaya çıkarsaymışsın ortaya çıkarsaymış ortaya çıkarsaymışız ortaya çıkarsaymışsınız ortaya çıkarsalarmış
inferential ortaya çıkarsaydım ortaya çıkarsaydın ortaya çıkarsaydı ortaya çıkarsaydık ortaya çıkarsaydınız ortaya çıkarsalardı
optative ortaya çıkarayım ortaya çıkarasın ortaya çıkara ortaya çıkaralım ortaya çıkarasınız ortaya çıkaralar
imperative imperative regular ortaya çıkar ortaya çıkarsın ortaya çıkarın ortaya çıkarsınlar
formal ortaya çıkarınız ortaya çıkarınız
informal ortaya çıkarsana ortaya çıkarsanıza
infinitive ortaya çıkarmak
verbal noun ortaya çıkarma
impersonal participle imperfective ortaya çıkaran
perfective ortaya çıkarmış
prospective ortaya çıkaracak
personal participle non-prospective ortaya çıkardığım ortaya çıkardığın ortaya çıkardığı ortaya çıkardığımız ortaya çıkardığınız ortaya çıkardıkları
prospective ortaya çıkaracağım ortaya çıkaracağın ortaya çıkaracağı ortaya çıkaracağımız ortaya çıkaracağınız ortaya çıkaracakları
temporal adverb temporal adverb simple ortaya çıkarırken1
specific ortaya çıkarınca
"and" ortaya çıkarıp
"since" ortaya çıkaralı
"until" ortaya çıkarasıya
"as long as" ortaya çıkardıkça
modal adverb modal adverb simple ortaya çıkararak
reduplicated ortaya çıkara çıkara
"as if" ortaya çıkarırcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple ortaya çıkarmam ortaya çıkarmazsın ortaya çıkarmaz ortaya çıkarmayız ortaya çıkarmazsınız ortaya çıkarmazlar
past ortaya çıkarmazmışım ortaya çıkarmazmışsın ortaya çıkarmazmış ortaya çıkarmazmışız ortaya çıkarmazmışsınız ortaya çıkarmazlarmış
inferential ortaya çıkarmazdım ortaya çıkarmazdın ortaya çıkarmazdı ortaya çıkarmazdık ortaya çıkarmazdınız ortaya çıkarmazlardı
conditional ortaya çıkarmazsam ortaya çıkarmazsan ortaya çıkarmazsa ortaya çıkarmazsak ortaya çıkarmazsanız ortaya çıkarmazlarsa
continuous continuous simple ortaya çıkarmıyorum ortaya çıkarmıyorsun ortaya çıkarmıyor ortaya çıkarmıyoruz ortaya çıkarmıyorsunuz ortaya çıkarmıyorlar
past ortaya çıkarmıyormuşum ortaya çıkarmıyormuşsun ortaya çıkarmıyormuş ortaya çıkarmıyormuşuz ortaya çıkarmıyormuşsunuz ortaya çıkarmıyorlarmış
inferential ortaya çıkarmıyordum ortaya çıkarmıyordun ortaya çıkarmıyordu ortaya çıkarmıyorduk ortaya çıkarmıyordunuz ortaya çıkarmıyorlardı
conditional ortaya çıkarmıyorsam ortaya çıkarmıyorsan ortaya çıkarmıyorsa ortaya çıkarmıyorsak ortaya çıkarmıyorsanız ortaya çıkarmıyorlarsa
inferential inferential simple ortaya çıkarmamışım ortaya çıkarmamışsın ortaya çıkarmamış ortaya çıkarmamışız ortaya çıkarmamışsınız ortaya çıkarmamışlar
past ortaya çıkarmamışmışım ortaya çıkarmamışmışsın ortaya çıkarmamışmış ortaya çıkarmamışmışız ortaya çıkarmamışmışsınız ortaya çıkarmamışlarmış
inferential ortaya çıkarmamıştım ortaya çıkarmamıştın ortaya çıkarmamıştı ortaya çıkarmamıştık ortaya çıkarmamıştınız ortaya çıkarmamışlardı
conditional ortaya çıkarmamışsam ortaya çıkarmamışsan ortaya çıkarmamışsa ortaya çıkarmamışsak ortaya çıkarmamışsanız ortaya çıkarmamışlarsa
future future simple ortaya çıkarmayacağım ortaya çıkarmayacaksın ortaya çıkarmayacak ortaya çıkarmayacağız ortaya çıkarmayacaksınız ortaya çıkarmayacaklar
past ortaya çıkarmayacakmışım ortaya çıkarmayacakmışsın ortaya çıkarmayacakmış ortaya çıkarmayacakmışız ortaya çıkarmayacakmışsınız ortaya çıkarmayacaklarmış
inferential ortaya çıkarmayacaktım ortaya çıkarmayacaktın ortaya çıkarmayacaktı ortaya çıkarmayacaktık ortaya çıkarmayacaktınız ortaya çıkarmayacaklardı
conditional ortaya çıkarmayacaksam ortaya çıkarmayacaksan ortaya çıkarmayacaksa ortaya çıkarmayacaksak ortaya çıkarmayacaksanız ortaya çıkarmayacaklarsa
progressive progressive simple ortaya çıkarmamaktayım ortaya çıkarmamaktasın ortaya çıkarmamakta ortaya çıkarmamaktayız ortaya çıkarmamaktasınız ortaya çıkarmamaktalar
past ortaya çıkarmamaktaymışım ortaya çıkarmamaktaymışsın ortaya çıkarmamaktaymış ortaya çıkarmamaktaymışız ortaya çıkarmamaktaymışsınız ortaya çıkarmamaktalarmış
inferential ortaya çıkarmamaktaydım ortaya çıkarmamaktaydın ortaya çıkarmamaktaydı ortaya çıkarmamaktaydık ortaya çıkarmamaktaydınız ortaya çıkarmamaktalardı
conditional ortaya çıkarmamaktaysam ortaya çıkarmamaktaysan ortaya çıkarmamaktaysa ortaya çıkarmamaktaysak ortaya çıkarmamaktaysanız ortaya çıkarmamaktalarsa
necessitative necessitative simple ortaya çıkarmamalıyım ortaya çıkarmamalısın ortaya çıkarmamalı ortaya çıkarmamalıyız ortaya çıkarmamalısınız ortaya çıkarmamalılar
past ortaya çıkarmamalıymışım ortaya çıkarmamalıymışsın ortaya çıkarmamalıymış ortaya çıkarmamalıymışız ortaya çıkarmamalıymışsınız ortaya çıkarmamalılarmış
inferential ortaya çıkarmamalıydım ortaya çıkarmamalıydın ortaya çıkarmamalıydı ortaya çıkarmamalıydık ortaya çıkarmamalıydınız ortaya çıkarmamalılardı
conditional ortaya çıkarmamalıysam ortaya çıkarmamalıysan ortaya çıkarmamalıysa ortaya çıkarmamalıysak ortaya çıkarmamalıysanız ortaya çıkarmamalılarsa
past past simple ortaya çıkarmadım ortaya çıkarmadın ortaya çıkarmadı ortaya çıkarmadık ortaya çıkarmadınız ortaya çıkarmadılar
conditional ortaya çıkarmadıysam ortaya çıkarmadıysan ortaya çıkarmadıysa ortaya çıkarmadıysak ortaya çıkarmadıysanız ortaya çıkarmadılarsa
conditional conditional simple ortaya çıkarmasam ortaya çıkarmasan ortaya çıkarmasa ortaya çıkarmasak ortaya çıkarmasanız ortaya çıkarmasalar
past ortaya çıkarmasaymışım ortaya çıkarmasaymışsın ortaya çıkarmasaymış ortaya çıkarmasaymışız ortaya çıkarmasaymışsınız ortaya çıkarmasalarmış
inferential ortaya çıkarmasaydım ortaya çıkarmasaydın ortaya çıkarmasaydı ortaya çıkarmasaydık ortaya çıkarmasaydınız ortaya çıkarmasalardı
optative ortaya çıkarmayayım ortaya çıkarmayasın ortaya çıkarmaya ortaya çıkarmayalım ortaya çıkarmayasınız ortaya çıkarmayalar
imperative imperative regular ortaya çıkarma ortaya çıkarmasın ortaya çıkarmayın ortaya çıkarmasınlar
formal ortaya çıkarmayınız ortaya çıkarmayınız
informal ortaya çıkarmasana ortaya çıkarmasanıza
infinitive ortaya çıkarmamak
verbal noun ortaya çıkarmama
impersonal participle imperfective ortaya çıkarmayan
perfective ortaya çıkarmamış
prospective ortaya çıkarmayacak
personal participle non-prospective ortaya çıkarmadığım ortaya çıkarmadığın ortaya çıkarmadığı ortaya çıkarmadığımız ortaya çıkarmadığınız ortaya çıkarmadıkları
prospective ortaya çıkarmayacağım ortaya çıkarmayacağın ortaya çıkarmayacağı ortaya çıkarmayacağımız ortaya çıkarmayacağınız ortaya çıkarmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple ortaya çıkarmazken1
specific ortaya çıkarmayınca
"and" ortaya çıkarmayıp
"since" ortaya çıkarmayalı
"until" ortaya çıkarmayasıya
"as long as" ortaya çıkarmadıkça
modal adverb modal adverb simple ortaya çıkarmayarak
reduplicated ortaya çıkarmaya çıkarmaya
"as if" ortaya çıkarmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple ortaya çıkarabilirim ortaya çıkarabilirsin ortaya çıkarabilir ortaya çıkarabiliriz ortaya çıkarabilirsiniz ortaya çıkarabilirler
past ortaya çıkarabilirmişim ortaya çıkarabilirmişsin ortaya çıkarabilirmiş ortaya çıkarabilirmişiz ortaya çıkarabilirmişsiniz ortaya çıkarabilirlermiş
inferential ortaya çıkarabilirdim ortaya çıkarabilirdin ortaya çıkarabilirdi ortaya çıkarabilirdik ortaya çıkarabilirdiniz ortaya çıkarabilirlerdi
conditional ortaya çıkarabilirsem ortaya çıkarabilirsen ortaya çıkarabilirse ortaya çıkarabilirsek ortaya çıkarabilirseniz ortaya çıkarabilirlerse
continuous continuous simple ortaya çıkarabiliyorum ortaya çıkarabiliyorsun ortaya çıkarabiliyor ortaya çıkarabiliyoruz ortaya çıkarabiliyorsunuz ortaya çıkarabiliyorlar
past ortaya çıkarabiliyormuşum ortaya çıkarabiliyormuşsun ortaya çıkarabiliyormuş ortaya çıkarabiliyormuşuz ortaya çıkarabiliyormuşsunuz ortaya çıkarabiliyorlarmış
inferential ortaya çıkarabiliyordum ortaya çıkarabiliyordun ortaya çıkarabiliyordu ortaya çıkarabiliyorduk ortaya çıkarabiliyordunuz ortaya çıkarabiliyorlardı
conditional ortaya çıkarabiliyorsam ortaya çıkarabiliyorsan ortaya çıkarabiliyorsa ortaya çıkarabiliyorsak ortaya çıkarabiliyorsanız ortaya çıkarabiliyorlarsa
inferential inferential simple ortaya çıkarabilmişim ortaya çıkarabilmişsin ortaya çıkarabilmiş ortaya çıkarabilmişiz ortaya çıkarabilmişsiniz ortaya çıkarabilmişler
past ortaya çıkarabilmişmişim ortaya çıkarabilmişmişsin ortaya çıkarabilmişmiş ortaya çıkarabilmişmişiz ortaya çıkarabilmişmişsiniz ortaya çıkarabilmişlermiş
inferential ortaya çıkarabilmiştim ortaya çıkarabilmiştin ortaya çıkarabilmişti ortaya çıkarabilmiştik ortaya çıkarabilmiştiniz ortaya çıkarabilmişlerdi
conditional ortaya çıkarabilmişsem ortaya çıkarabilmişsen ortaya çıkarabilmişse ortaya çıkarabilmişsek ortaya çıkarabilmişseniz ortaya çıkarabilmişlerse
future future simple ortaya çıkarabileceğim ortaya çıkarabileceksin ortaya çıkarabilecek ortaya çıkarabileceğiz ortaya çıkarabileceksiniz ortaya çıkarabilecekler
past ortaya çıkarabilecekmişim ortaya çıkarabilecekmişsin ortaya çıkarabilecekmiş ortaya çıkarabilecekmişiz ortaya çıkarabilecekmişsiniz ortaya çıkarabileceklermiş
inferential ortaya çıkarabilecektim ortaya çıkarabilecektin ortaya çıkarabilecekti ortaya çıkarabilecektik ortaya çıkarabilecektiniz ortaya çıkarabileceklerdi
conditional ortaya çıkarabileceksem ortaya çıkarabileceksen ortaya çıkarabilecekse ortaya çıkarabileceksek ortaya çıkarabilecekseniz ortaya çıkarabileceklerse
progressive progressive simple ortaya çıkarabilmekteyim ortaya çıkarabilmektesin ortaya çıkarabilmekte ortaya çıkarabilmekteyiz ortaya çıkarabilmektesiniz ortaya çıkarabilmekteler
past ortaya çıkarabilmekteymişim ortaya çıkarabilmekteymişsin ortaya çıkarabilmekteymiş ortaya çıkarabilmekteymişiz ortaya çıkarabilmekteymişsiniz ortaya çıkarabilmektelermiş
inferential ortaya çıkarabilmekteydim ortaya çıkarabilmekteydin ortaya çıkarabilmekteydi ortaya çıkarabilmekteydik ortaya çıkarabilmekteydiniz ortaya çıkarabilmektelerdi
conditional ortaya çıkarabilmekteysem ortaya çıkarabilmekteysen ortaya çıkarabilmekteyse ortaya çıkarabilmekteysek ortaya çıkarabilmekteyseniz ortaya çıkarabilmektelerse
necessitative necessitative simple ortaya çıkarabilmeliyim ortaya çıkarabilmelisin ortaya çıkarabilmeli ortaya çıkarabilmeliyiz ortaya çıkarabilmelisiniz ortaya çıkarabilmeliler
past ortaya çıkarabilmeliymişim ortaya çıkarabilmeliymişsin ortaya çıkarabilmeliymiş ortaya çıkarabilmeliymişiz ortaya çıkarabilmeliymişsiniz ortaya çıkarabilmelilermiş
inferential ortaya çıkarabilmeliydim ortaya çıkarabilmeliydin ortaya çıkarabilmeliydi ortaya çıkarabilmeliydik ortaya çıkarabilmeliydiniz ortaya çıkarabilmelilerdi
conditional ortaya çıkarabilmeliysem ortaya çıkarabilmeliysen ortaya çıkarabilmeliyse ortaya çıkarabilmeliysek ortaya çıkarabilmeliyseniz ortaya çıkarabilmelilerse
past past simple ortaya çıkarabildim ortaya çıkarabildin ortaya çıkarabildi ortaya çıkarabildik ortaya çıkarabildiniz ortaya çıkarabildiler
conditional ortaya çıkarabildiysem ortaya çıkarabildiysen ortaya çıkarabildiyse ortaya çıkarabildiysek ortaya çıkarabildiyseniz ortaya çıkarabildilerse
conditional conditional simple ortaya çıkarabilsem ortaya çıkarabilsen ortaya çıkarabilse ortaya çıkarabilsek ortaya çıkarabilseniz ortaya çıkarabilseler
past ortaya çıkarabilseymişim ortaya çıkarabilseymişsin ortaya çıkarabilseymiş ortaya çıkarabilseymişiz ortaya çıkarabilseymişsiniz ortaya çıkarabilselermiş
inferential ortaya çıkarabilseydim ortaya çıkarabilseydin ortaya çıkarabilseydi ortaya çıkarabilseydik ortaya çıkarabilseydiniz ortaya çıkarabilselerdi
optative ortaya çıkarabileyim ortaya çıkarabilesin ortaya çıkarabile ortaya çıkarabilelim ortaya çıkarabilesiniz ortaya çıkarabileler
imperative imperative regular ortaya çıkarabil ortaya çıkarabilsin ortaya çıkarabilin ortaya çıkarabilsinler
formal ortaya çıkarabiliniz ortaya çıkarabiliniz
informal ortaya çıkarabilsene ortaya çıkarabilsenize
infinitive ortaya çıkarabilmek
verbal noun ortaya çıkarabilme
impersonal participle imperfective ortaya çıkarabilen
perfective ortaya çıkarabilmiş
prospective ortaya çıkarabilecek
personal participle non-prospective ortaya çıkarabildiğim ortaya çıkarabildiğin ortaya çıkarabildiği ortaya çıkarabildiğimiz ortaya çıkarabildiğiniz ortaya çıkarabildikleri
prospective ortaya çıkarabileceğim ortaya çıkarabileceğin ortaya çıkarabileceği ortaya çıkarabileceğimiz ortaya çıkarabileceğiniz ortaya çıkarabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple ortaya çıkarabilirken1
specific ortaya çıkarabilince
"and" ortaya çıkarabilip
"since" ortaya çıkarabileli
"until" ortaya çıkarabilesiye
"as long as" ortaya çıkarabildikçe
modal adverb modal adverb simple ortaya çıkarabilerek
reduplicated ortaya çıkarabile çıkarabile
"as if" ortaya çıkarabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple ortaya çıkaramam ortaya çıkaramazsın ortaya çıkaramaz ortaya çıkaramayız ortaya çıkaramazsınız ortaya çıkaramazlar
past ortaya çıkaramazmışım ortaya çıkaramazmışsın ortaya çıkaramazmış ortaya çıkaramazmışız ortaya çıkaramazmışsınız ortaya çıkaramazlarmış
inferential ortaya çıkaramazdım ortaya çıkaramazdın ortaya çıkaramazdı ortaya çıkaramazdık ortaya çıkaramazdınız ortaya çıkaramazlardı
conditional ortaya çıkaramazsam ortaya çıkaramazsan ortaya çıkaramazsa ortaya çıkaramazsak ortaya çıkaramazsanız ortaya çıkaramazlarsa
continuous continuous simple ortaya çıkaramıyorum ortaya çıkaramıyorsun ortaya çıkaramıyor ortaya çıkaramıyoruz ortaya çıkaramıyorsunuz ortaya çıkaramıyorlar
past ortaya çıkaramıyormuşum ortaya çıkaramıyormuşsun ortaya çıkaramıyormuş ortaya çıkaramıyormuşuz ortaya çıkaramıyormuşsunuz ortaya çıkaramıyorlarmış
inferential ortaya çıkaramıyordum ortaya çıkaramıyordun ortaya çıkaramıyordu ortaya çıkaramıyorduk ortaya çıkaramıyordunuz ortaya çıkaramıyorlardı
conditional ortaya çıkaramıyorsam ortaya çıkaramıyorsan ortaya çıkaramıyorsa ortaya çıkaramıyorsak ortaya çıkaramıyorsanız ortaya çıkaramıyorlarsa
inferential inferential simple ortaya çıkaramamışım ortaya çıkaramamışsın ortaya çıkaramamış ortaya çıkaramamışız ortaya çıkaramamışsınız ortaya çıkaramamışlar
past ortaya çıkaramamışmışım ortaya çıkaramamışmışsın ortaya çıkaramamışmış ortaya çıkaramamışmışız ortaya çıkaramamışmışsınız ortaya çıkaramamışlarmış
inferential ortaya çıkaramamıştım ortaya çıkaramamıştın ortaya çıkaramamıştı ortaya çıkaramamıştık ortaya çıkaramamıştınız ortaya çıkaramamışlardı
conditional ortaya çıkaramamışsam ortaya çıkaramamışsan ortaya çıkaramamışsa ortaya çıkaramamışsak ortaya çıkaramamışsanız ortaya çıkaramamışlarsa
future future simple ortaya çıkaramayacağım ortaya çıkaramayacaksın ortaya çıkaramayacak ortaya çıkaramayacağız ortaya çıkaramayacaksınız ortaya çıkaramayacaklar
past ortaya çıkaramayacakmışım ortaya çıkaramayacakmışsın ortaya çıkaramayacakmış ortaya çıkaramayacakmışız ortaya çıkaramayacakmışsınız ortaya çıkaramayacaklarmış
inferential ortaya çıkaramayacaktım ortaya çıkaramayacaktın ortaya çıkaramayacaktı ortaya çıkaramayacaktık ortaya çıkaramayacaktınız ortaya çıkaramayacaklardı
conditional ortaya çıkaramayacaksam ortaya çıkaramayacaksan ortaya çıkaramayacaksa ortaya çıkaramayacaksak ortaya çıkaramayacaksanız ortaya çıkaramayacaklarsa
progressive progressive simple ortaya çıkaramamaktayım ortaya çıkaramamaktasın ortaya çıkaramamakta ortaya çıkaramamaktayız ortaya çıkaramamaktasınız ortaya çıkaramamaktalar
past ortaya çıkaramamaktaymışım ortaya çıkaramamaktaymışsın ortaya çıkaramamaktaymış ortaya çıkaramamaktaymışız ortaya çıkaramamaktaymışsınız ortaya çıkaramamaktalarmış
inferential ortaya çıkaramamaktaydım ortaya çıkaramamaktaydın ortaya çıkaramamaktaydı ortaya çıkaramamaktaydık ortaya çıkaramamaktaydınız ortaya çıkaramamaktalardı
conditional ortaya çıkaramamaktaysam ortaya çıkaramamaktaysan ortaya çıkaramamaktaysa ortaya çıkaramamaktaysak ortaya çıkaramamaktaysanız ortaya çıkaramamaktalarsa
necessitative necessitative simple ortaya çıkaramamalıyım ortaya çıkaramamalısın ortaya çıkaramamalı ortaya çıkaramamalıyız ortaya çıkaramamalısınız ortaya çıkaramamalılar
past ortaya çıkaramamalıymışım ortaya çıkaramamalıymışsın ortaya çıkaramamalıymış ortaya çıkaramamalıymışız ortaya çıkaramamalıymışsınız ortaya çıkaramamalılarmış
inferential ortaya çıkaramamalıydım ortaya çıkaramamalıydın ortaya çıkaramamalıydı ortaya çıkaramamalıydık ortaya çıkaramamalıydınız ortaya çıkaramamalılardı
conditional ortaya çıkaramamalıysam ortaya çıkaramamalıysan ortaya çıkaramamalıysa ortaya çıkaramamalıysak ortaya çıkaramamalıysanız ortaya çıkaramamalılarsa
past past simple ortaya çıkaramadım ortaya çıkaramadın ortaya çıkaramadı ortaya çıkaramadık ortaya çıkaramadınız ortaya çıkaramadılar
conditional ortaya çıkaramadıysam ortaya çıkaramadıysan ortaya çıkaramadıysa ortaya çıkaramadıysak ortaya çıkaramadıysanız ortaya çıkaramadılarsa
conditional conditional simple ortaya çıkaramasam ortaya çıkaramasan ortaya çıkaramasa ortaya çıkaramasak ortaya çıkaramasanız ortaya çıkaramasalar
past ortaya çıkaramasaymışım ortaya çıkaramasaymışsın ortaya çıkaramasaymış ortaya çıkaramasaymışız ortaya çıkaramasaymışsınız ortaya çıkaramasalarmış
inferential ortaya çıkaramasaydım ortaya çıkaramasaydın ortaya çıkaramasaydı ortaya çıkaramasaydık ortaya çıkaramasaydınız ortaya çıkaramasalardı
optative ortaya çıkaramayayım ortaya çıkaramayasın ortaya çıkaramaya ortaya çıkaramayalım ortaya çıkaramayasınız ortaya çıkaramayalar
imperative imperative regular ortaya çıkarama ortaya çıkaramasın ortaya çıkaramayın ortaya çıkaramasınlar
formal ortaya çıkaramayınız ortaya çıkaramayınız
informal ortaya çıkaramasana ortaya çıkaramasanıza
infinitive ortaya çıkaramamak
verbal noun ortaya çıkaramama
impersonal participle imperfective ortaya çıkaramayan
perfective ortaya çıkaramamış
prospective ortaya çıkaramayacak
personal participle non-prospective ortaya çıkaramadığım ortaya çıkaramadığın ortaya çıkaramadığı ortaya çıkaramadığımız ortaya çıkaramadığınız ortaya çıkaramadıkları
prospective ortaya çıkaramayacağım ortaya çıkaramayacağın ortaya çıkaramayacağı ortaya çıkaramayacağımız ortaya çıkaramayacağınız ortaya çıkaramayacakları
temporal adverb temporal adverb simple ortaya çıkaramazken1
specific ortaya çıkaramayınca
"and" ortaya çıkaramayıp
"since" ortaya çıkaramayalı
"until" ortaya çıkaramayasıya
"as long as" ortaya çıkaramadıkça
modal adverb modal adverb simple ortaya çıkaramayarak
reduplicated ortaya çıkaramaya çıkaramaya
"as if" ortaya çıkaramazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

References