rastlamak

Turkish

Etymology

Inherited from Ottoman Turkish راستلامق (rastlamak), verb formed from راست (rast, luck, success; encounter, meeting), a semantic evolution of Persian راست (râst).

Verb

rastlamak (third-person singular simple present rastlar)

  1. to encounter, to meet by chance
    • 2022 December 7, “Çengel boynuzlu dağ keçileri Munzur Dağları'nda görüntülendi”, in Anadolu Agency[1]:
      Tunceli'de tırmanış yapan dağcılar, karla kaplı arazide nesli koruma altında bulunan 10 çengel boynuzlu dağ keçisine rastladı.
      (please add an English translation of this quotation)

Conjugation

Conjugation of rastlamak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple rastlarım rastlarsın rastlar rastlarız rastlarsınız rastlarlar
past rastlarmışım rastlarmışsın rastlarmış rastlarmışız rastlarmışsınız rastlarlarmış
inferential rastlardım rastlardın rastlardı rastlardık rastlardınız rastlarlardı
conditional rastlarsam rastlarsan rastlarsa rastlarsak rastlarsanız rastlarlarsa
continuous continuous simple rastlıyorum rastlıyorsun rastlıyor rastlıyoruz rastlıyorsunuz rastlıyorlar
past rastlıyormuşum rastlıyormuşsun rastlıyormuş rastlıyormuşuz rastlıyormuşsunuz rastlıyorlarmış
inferential rastlıyordum rastlıyordun rastlıyordu rastlıyorduk rastlıyordunuz rastlıyorlardı
conditional rastlıyorsam rastlıyorsan rastlıyorsa rastlıyorsak rastlıyorsanız rastlıyorlarsa
inferential inferential simple rastlamışım rastlamışsın rastlamış rastlamışız rastlamışsınız rastlamışlar
past rastlamışmışım rastlamışmışsın rastlamışmış rastlamışmışız rastlamışmışsınız rastlamışlarmış
inferential rastlamıştım rastlamıştın rastlamıştı rastlamıştık rastlamıştınız rastlamışlardı
conditional rastlamışsam rastlamışsan rastlamışsa rastlamışsak rastlamışsanız rastlamışlarsa
future future simple rastlayacağım rastlayacaksın rastlayacak rastlayacağız rastlayacaksınız rastlayacaklar
past rastlayacakmışım rastlayacakmışsın rastlayacakmış rastlayacakmışız rastlayacakmışsınız rastlayacaklarmış
inferential rastlayacaktım rastlayacaktın rastlayacaktı rastlayacaktık rastlayacaktınız rastlayacaklardı
conditional rastlayacaksam rastlayacaksan rastlayacaksa rastlayacaksak rastlayacaksanız rastlayacaklarsa
progressive progressive simple rastlamaktayım rastlamaktasın rastlamakta rastlamaktayız rastlamaktasınız rastlamaktalar
past rastlamaktaymışım rastlamaktaymışsın rastlamaktaymış rastlamaktaymışız rastlamaktaymışsınız rastlamaktalarmış
inferential rastlamaktaydım rastlamaktaydın rastlamaktaydı rastlamaktaydık rastlamaktaydınız rastlamaktalardı
conditional rastlamaktaysam rastlamaktaysan rastlamaktaysa rastlamaktaysak rastlamaktaysanız rastlamaktalarsa
necessitative necessitative simple rastlamalıyım rastlamalısın rastlamalı rastlamalıyız rastlamalısınız rastlamalılar
past rastlamalıymışım rastlamalıymışsın rastlamalıymış rastlamalıymışız rastlamalıymışsınız rastlamalılarmış
inferential rastlamalıydım rastlamalıydın rastlamalıydı rastlamalıydık rastlamalıydınız rastlamalılardı
conditional rastlamalıysam rastlamalıysan rastlamalıysa rastlamalıysak rastlamalıysanız rastlamalılarsa
past past simple rastladım rastladın rastladı rastladık rastladınız rastladılar
conditional rastladıysam rastladıysan rastladıysa rastladıysak rastladıysanız rastladılarsa
conditional conditional simple rastlasam rastlasan rastlasa rastlasak rastlasanız rastlasalar
past rastlasaymışım rastlasaymışsın rastlasaymış rastlasaymışız rastlasaymışsınız rastlasalarmış
inferential rastlasaydım rastlasaydın rastlasaydı rastlasaydık rastlasaydınız rastlasalardı
optative rastlayayım rastlayasın rastlaya rastlayalım rastlayasınız rastlayalar
imperative imperative regular rastla rastlasın rastlayın rastlasınlar
formal rastlayınız rastlayınız
informal rastlasana rastlasanıza
infinitive rastlamak
verbal noun rastlama
impersonal participle imperfective rastlayan
perfective rastlamış
prospective rastlayacak
personal participle non-prospective rastladığım rastladığın rastladığı rastladığımız rastladığınız rastladıkları
prospective rastlayacağım rastlayacağın rastlayacağı rastlayacağımız rastlayacağınız rastlayacakları
temporal adverb temporal adverb simple rastlarken1
specific rastlayınca
"and" rastlayıp
"since" rastlayalı
"until" rastlayasıya
"as long as" rastladıkça
modal adverb modal adverb simple rastlayarak
reduplicated rastlaya rastlaya
"as if" rastlarcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple rastlamam rastlamazsın rastlamaz rastlamayız rastlamazsınız rastlamazlar
past rastlamazmışım rastlamazmışsın rastlamazmış rastlamazmışız rastlamazmışsınız rastlamazlarmış
inferential rastlamazdım rastlamazdın rastlamazdı rastlamazdık rastlamazdınız rastlamazlardı
conditional rastlamazsam rastlamazsan rastlamazsa rastlamazsak rastlamazsanız rastlamazlarsa
continuous continuous simple rastlamıyorum rastlamıyorsun rastlamıyor rastlamıyoruz rastlamıyorsunuz rastlamıyorlar
past rastlamıyormuşum rastlamıyormuşsun rastlamıyormuş rastlamıyormuşuz rastlamıyormuşsunuz rastlamıyorlarmış
inferential rastlamıyordum rastlamıyordun rastlamıyordu rastlamıyorduk rastlamıyordunuz rastlamıyorlardı
conditional rastlamıyorsam rastlamıyorsan rastlamıyorsa rastlamıyorsak rastlamıyorsanız rastlamıyorlarsa
inferential inferential simple rastlamamışım rastlamamışsın rastlamamış rastlamamışız rastlamamışsınız rastlamamışlar
past rastlamamışmışım rastlamamışmışsın rastlamamışmış rastlamamışmışız rastlamamışmışsınız rastlamamışlarmış
inferential rastlamamıştım rastlamamıştın rastlamamıştı rastlamamıştık rastlamamıştınız rastlamamışlardı
conditional rastlamamışsam rastlamamışsan rastlamamışsa rastlamamışsak rastlamamışsanız rastlamamışlarsa
future future simple rastlamayacağım rastlamayacaksın rastlamayacak rastlamayacağız rastlamayacaksınız rastlamayacaklar
past rastlamayacakmışım rastlamayacakmışsın rastlamayacakmış rastlamayacakmışız rastlamayacakmışsınız rastlamayacaklarmış
inferential rastlamayacaktım rastlamayacaktın rastlamayacaktı rastlamayacaktık rastlamayacaktınız rastlamayacaklardı
conditional rastlamayacaksam rastlamayacaksan rastlamayacaksa rastlamayacaksak rastlamayacaksanız rastlamayacaklarsa
progressive progressive simple rastlamamaktayım rastlamamaktasın rastlamamakta rastlamamaktayız rastlamamaktasınız rastlamamaktalar
past rastlamamaktaymışım rastlamamaktaymışsın rastlamamaktaymış rastlamamaktaymışız rastlamamaktaymışsınız rastlamamaktalarmış
inferential rastlamamaktaydım rastlamamaktaydın rastlamamaktaydı rastlamamaktaydık rastlamamaktaydınız rastlamamaktalardı
conditional rastlamamaktaysam rastlamamaktaysan rastlamamaktaysa rastlamamaktaysak rastlamamaktaysanız rastlamamaktalarsa
necessitative necessitative simple rastlamamalıyım rastlamamalısın rastlamamalı rastlamamalıyız rastlamamalısınız rastlamamalılar
past rastlamamalıymışım rastlamamalıymışsın rastlamamalıymış rastlamamalıymışız rastlamamalıymışsınız rastlamamalılarmış
inferential rastlamamalıydım rastlamamalıydın rastlamamalıydı rastlamamalıydık rastlamamalıydınız rastlamamalılardı
conditional rastlamamalıysam rastlamamalıysan rastlamamalıysa rastlamamalıysak rastlamamalıysanız rastlamamalılarsa
past past simple rastlamadım rastlamadın rastlamadı rastlamadık rastlamadınız rastlamadılar
conditional rastlamadıysam rastlamadıysan rastlamadıysa rastlamadıysak rastlamadıysanız rastlamadılarsa
conditional conditional simple rastlamasam rastlamasan rastlamasa rastlamasak rastlamasanız rastlamasalar
past rastlamasaymışım rastlamasaymışsın rastlamasaymış rastlamasaymışız rastlamasaymışsınız rastlamasalarmış
inferential rastlamasaydım rastlamasaydın rastlamasaydı rastlamasaydık rastlamasaydınız rastlamasalardı
optative rastlamayayım rastlamayasın rastlamaya rastlamayalım rastlamayasınız rastlamayalar
imperative imperative regular rastlama rastlamasın rastlamayın rastlamasınlar
formal rastlamayınız rastlamayınız
informal rastlamasana rastlamasanıza
infinitive rastlamamak
verbal noun rastlamama
impersonal participle imperfective rastlamayan
perfective rastlamamış
prospective rastlamayacak
personal participle non-prospective rastlamadığım rastlamadığın rastlamadığı rastlamadığımız rastlamadığınız rastlamadıkları
prospective rastlamayacağım rastlamayacağın rastlamayacağı rastlamayacağımız rastlamayacağınız rastlamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple rastlamazken1
specific rastlamayınca
"and" rastlamayıp
"since" rastlamayalı
"until" rastlamayasıya
"as long as" rastlamadıkça
modal adverb modal adverb simple rastlamayarak
reduplicated rastlamaya rastlamaya
"as if" rastlamazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple rastlayabilirim rastlayabilirsin rastlayabilir rastlayabiliriz rastlayabilirsiniz rastlayabilirler
past rastlayabilirmişim rastlayabilirmişsin rastlayabilirmiş rastlayabilirmişiz rastlayabilirmişsiniz rastlayabilirlermiş
inferential rastlayabilirdim rastlayabilirdin rastlayabilirdi rastlayabilirdik rastlayabilirdiniz rastlayabilirlerdi
conditional rastlayabilirsem rastlayabilirsen rastlayabilirse rastlayabilirsek rastlayabilirseniz rastlayabilirlerse
continuous continuous simple rastlayabiliyorum rastlayabiliyorsun rastlayabiliyor rastlayabiliyoruz rastlayabiliyorsunuz rastlayabiliyorlar
past rastlayabiliyormuşum rastlayabiliyormuşsun rastlayabiliyormuş rastlayabiliyormuşuz rastlayabiliyormuşsunuz rastlayabiliyorlarmış
inferential rastlayabiliyordum rastlayabiliyordun rastlayabiliyordu rastlayabiliyorduk rastlayabiliyordunuz rastlayabiliyorlardı
conditional rastlayabiliyorsam rastlayabiliyorsan rastlayabiliyorsa rastlayabiliyorsak rastlayabiliyorsanız rastlayabiliyorlarsa
inferential inferential simple rastlayabilmişim rastlayabilmişsin rastlayabilmiş rastlayabilmişiz rastlayabilmişsiniz rastlayabilmişler
past rastlayabilmişmişim rastlayabilmişmişsin rastlayabilmişmiş rastlayabilmişmişiz rastlayabilmişmişsiniz rastlayabilmişlermiş
inferential rastlayabilmiştim rastlayabilmiştin rastlayabilmişti rastlayabilmiştik rastlayabilmiştiniz rastlayabilmişlerdi
conditional rastlayabilmişsem rastlayabilmişsen rastlayabilmişse rastlayabilmişsek rastlayabilmişseniz rastlayabilmişlerse
future future simple rastlayabileceğim rastlayabileceksin rastlayabilecek rastlayabileceğiz rastlayabileceksiniz rastlayabilecekler
past rastlayabilecekmişim rastlayabilecekmişsin rastlayabilecekmiş rastlayabilecekmişiz rastlayabilecekmişsiniz rastlayabileceklermiş
inferential rastlayabilecektim rastlayabilecektin rastlayabilecekti rastlayabilecektik rastlayabilecektiniz rastlayabileceklerdi
conditional rastlayabileceksem rastlayabileceksen rastlayabilecekse rastlayabileceksek rastlayabilecekseniz rastlayabileceklerse
progressive progressive simple rastlayabilmekteyim rastlayabilmektesin rastlayabilmekte rastlayabilmekteyiz rastlayabilmektesiniz rastlayabilmekteler
past rastlayabilmekteymişim rastlayabilmekteymişsin rastlayabilmekteymiş rastlayabilmekteymişiz rastlayabilmekteymişsiniz rastlayabilmektelermiş
inferential rastlayabilmekteydim rastlayabilmekteydin rastlayabilmekteydi rastlayabilmekteydik rastlayabilmekteydiniz rastlayabilmektelerdi
conditional rastlayabilmekteysem rastlayabilmekteysen rastlayabilmekteyse rastlayabilmekteysek rastlayabilmekteyseniz rastlayabilmektelerse
necessitative necessitative simple rastlayabilmeliyim rastlayabilmelisin rastlayabilmeli rastlayabilmeliyiz rastlayabilmelisiniz rastlayabilmeliler
past rastlayabilmeliymişim rastlayabilmeliymişsin rastlayabilmeliymiş rastlayabilmeliymişiz rastlayabilmeliymişsiniz rastlayabilmelilermiş
inferential rastlayabilmeliydim rastlayabilmeliydin rastlayabilmeliydi rastlayabilmeliydik rastlayabilmeliydiniz rastlayabilmelilerdi
conditional rastlayabilmeliysem rastlayabilmeliysen rastlayabilmeliyse rastlayabilmeliysek rastlayabilmeliyseniz rastlayabilmelilerse
past past simple rastlayabildim rastlayabildin rastlayabildi rastlayabildik rastlayabildiniz rastlayabildiler
conditional rastlayabildiysem rastlayabildiysen rastlayabildiyse rastlayabildiysek rastlayabildiyseniz rastlayabildilerse
conditional conditional simple rastlayabilsem rastlayabilsen rastlayabilse rastlayabilsek rastlayabilseniz rastlayabilseler
past rastlayabilseymişim rastlayabilseymişsin rastlayabilseymiş rastlayabilseymişiz rastlayabilseymişsiniz rastlayabilselermiş
inferential rastlayabilseydim rastlayabilseydin rastlayabilseydi rastlayabilseydik rastlayabilseydiniz rastlayabilselerdi
optative rastlayabileyim rastlayabilesin rastlayabile rastlayabilelim rastlayabilesiniz rastlayabileler
imperative imperative regular rastlayabil rastlayabilsin rastlayabilin rastlayabilsinler
formal rastlayabiliniz rastlayabiliniz
informal rastlayabilsene rastlayabilsenize
infinitive rastlayabilmek
verbal noun rastlayabilme
impersonal participle imperfective rastlayabilen
perfective rastlayabilmiş
prospective rastlayabilecek
personal participle non-prospective rastlayabildiğim rastlayabildiğin rastlayabildiği rastlayabildiğimiz rastlayabildiğiniz rastlayabildikleri
prospective rastlayabileceğim rastlayabileceğin rastlayabileceği rastlayabileceğimiz rastlayabileceğiniz rastlayabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple rastlayabilirken1
specific rastlayabilince
"and" rastlayabilip
"since" rastlayabileli
"until" rastlayabilesiye
"as long as" rastlayabildikçe
modal adverb modal adverb simple rastlayabilerek
reduplicated rastlayabile rastlayabile
"as if" rastlayabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple rastlayamam rastlayamazsın rastlayamaz rastlayamayız rastlayamazsınız rastlayamazlar
past rastlayamazmışım rastlayamazmışsın rastlayamazmış rastlayamazmışız rastlayamazmışsınız rastlayamazlarmış
inferential rastlayamazdım rastlayamazdın rastlayamazdı rastlayamazdık rastlayamazdınız rastlayamazlardı
conditional rastlayamazsam rastlayamazsan rastlayamazsa rastlayamazsak rastlayamazsanız rastlayamazlarsa
continuous continuous simple rastlayamıyorum rastlayamıyorsun rastlayamıyor rastlayamıyoruz rastlayamıyorsunuz rastlayamıyorlar
past rastlayamıyormuşum rastlayamıyormuşsun rastlayamıyormuş rastlayamıyormuşuz rastlayamıyormuşsunuz rastlayamıyorlarmış
inferential rastlayamıyordum rastlayamıyordun rastlayamıyordu rastlayamıyorduk rastlayamıyordunuz rastlayamıyorlardı
conditional rastlayamıyorsam rastlayamıyorsan rastlayamıyorsa rastlayamıyorsak rastlayamıyorsanız rastlayamıyorlarsa
inferential inferential simple rastlayamamışım rastlayamamışsın rastlayamamış rastlayamamışız rastlayamamışsınız rastlayamamışlar
past rastlayamamışmışım rastlayamamışmışsın rastlayamamışmış rastlayamamışmışız rastlayamamışmışsınız rastlayamamışlarmış
inferential rastlayamamıştım rastlayamamıştın rastlayamamıştı rastlayamamıştık rastlayamamıştınız rastlayamamışlardı
conditional rastlayamamışsam rastlayamamışsan rastlayamamışsa rastlayamamışsak rastlayamamışsanız rastlayamamışlarsa
future future simple rastlayamayacağım rastlayamayacaksın rastlayamayacak rastlayamayacağız rastlayamayacaksınız rastlayamayacaklar
past rastlayamayacakmışım rastlayamayacakmışsın rastlayamayacakmış rastlayamayacakmışız rastlayamayacakmışsınız rastlayamayacaklarmış
inferential rastlayamayacaktım rastlayamayacaktın rastlayamayacaktı rastlayamayacaktık rastlayamayacaktınız rastlayamayacaklardı
conditional rastlayamayacaksam rastlayamayacaksan rastlayamayacaksa rastlayamayacaksak rastlayamayacaksanız rastlayamayacaklarsa
progressive progressive simple rastlayamamaktayım rastlayamamaktasın rastlayamamakta rastlayamamaktayız rastlayamamaktasınız rastlayamamaktalar
past rastlayamamaktaymışım rastlayamamaktaymışsın rastlayamamaktaymış rastlayamamaktaymışız rastlayamamaktaymışsınız rastlayamamaktalarmış
inferential rastlayamamaktaydım rastlayamamaktaydın rastlayamamaktaydı rastlayamamaktaydık rastlayamamaktaydınız rastlayamamaktalardı
conditional rastlayamamaktaysam rastlayamamaktaysan rastlayamamaktaysa rastlayamamaktaysak rastlayamamaktaysanız rastlayamamaktalarsa
necessitative necessitative simple rastlayamamalıyım rastlayamamalısın rastlayamamalı rastlayamamalıyız rastlayamamalısınız rastlayamamalılar
past rastlayamamalıymışım rastlayamamalıymışsın rastlayamamalıymış rastlayamamalıymışız rastlayamamalıymışsınız rastlayamamalılarmış
inferential rastlayamamalıydım rastlayamamalıydın rastlayamamalıydı rastlayamamalıydık rastlayamamalıydınız rastlayamamalılardı
conditional rastlayamamalıysam rastlayamamalıysan rastlayamamalıysa rastlayamamalıysak rastlayamamalıysanız rastlayamamalılarsa
past past simple rastlayamadım rastlayamadın rastlayamadı rastlayamadık rastlayamadınız rastlayamadılar
conditional rastlayamadıysam rastlayamadıysan rastlayamadıysa rastlayamadıysak rastlayamadıysanız rastlayamadılarsa
conditional conditional simple rastlayamasam rastlayamasan rastlayamasa rastlayamasak rastlayamasanız rastlayamasalar
past rastlayamasaymışım rastlayamasaymışsın rastlayamasaymış rastlayamasaymışız rastlayamasaymışsınız rastlayamasalarmış
inferential rastlayamasaydım rastlayamasaydın rastlayamasaydı rastlayamasaydık rastlayamasaydınız rastlayamasalardı
optative rastlayamayayım rastlayamayasın rastlayamaya rastlayamayalım rastlayamayasınız rastlayamayalar
imperative imperative regular rastlayama rastlayamasın rastlayamayın rastlayamasınlar
formal rastlayamayınız rastlayamayınız
informal rastlayamasana rastlayamasanıza
infinitive rastlayamamak
verbal noun rastlayamama
impersonal participle imperfective rastlayamayan
perfective rastlayamamış
prospective rastlayamayacak
personal participle non-prospective rastlayamadığım rastlayamadığın rastlayamadığı rastlayamadığımız rastlayamadığınız rastlayamadıkları
prospective rastlayamayacağım rastlayamayacağın rastlayamayacağı rastlayamayacağımız rastlayamayacağınız rastlayamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple rastlayamazken1
specific rastlayamayınca
"and" rastlayamayıp
"since" rastlayamayalı
"until" rastlayamayasıya
"as long as" rastlayamadıkça
modal adverb modal adverb simple rastlayamayarak
reduplicated rastlayamaya rastlayamaya
"as if" rastlayamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Derived terms

References

  • Avery, Robert et al., editors (2013), The Redhouse Dictionary Turkish/Ottoman English, 21st edition, Istanbul: Sev Yayıncılık, →ISBN
  • Kélékian, Diran (1911) “راستلامق”, in Dictionnaire turc-français[2] (in French), Constantinople: Mihran, page 611a
  • Nişanyan, Sevan (2002–) “rastlamak”, in Nişanyan Sözlük