sarkmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish صارقمق (sarkmak, to hang loosely, lean down), from Proto-Turkic [Term?]. Cognate to Khorezmian Turkic [script needed] (sark-, to hang limply), Kipchak [Arabic needed] (sark-, to hang down).[1]

Verb

sarkmak (third-person singular simple present sarkar)

  1. (intransitive) to sag, hang; to hang down; to hang out; to lean out of
  2. (intransitive) to sink, lean down
  3. (intransitive, with dative case) to flirt with, hit on someone, to molest
  4. (intransitive, with dative case) to be postponed to

Conjugation

Conjugation of sarkmak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple sarkarım sarkarsın sarkar sarkarız sarkarsınız sarkarlar
past sarkarmışım sarkarmışsın sarkarmış sarkarmışız sarkarmışsınız sarkarlarmış
inferential sarkardım sarkardın sarkardı sarkardık sarkardınız sarkarlardı
conditional sarkarsam sarkarsan sarkarsa sarkarsak sarkarsanız sarkarlarsa
continuous continuous simple sarkıyorum sarkıyorsun sarkıyor sarkıyoruz sarkıyorsunuz sarkıyorlar
past sarkıyormuşum sarkıyormuşsun sarkıyormuş sarkıyormuşuz sarkıyormuşsunuz sarkıyorlarmış
inferential sarkıyordum sarkıyordun sarkıyordu sarkıyorduk sarkıyordunuz sarkıyorlardı
conditional sarkıyorsam sarkıyorsan sarkıyorsa sarkıyorsak sarkıyorsanız sarkıyorlarsa
inferential inferential simple sarkmışım sarkmışsın sarkmış sarkmışız sarkmışsınız sarkmışlar
past sarkmışmışım sarkmışmışsın sarkmışmış sarkmışmışız sarkmışmışsınız sarkmışlarmış
inferential sarkmıştım sarkmıştın sarkmıştı sarkmıştık sarkmıştınız sarkmışlardı
conditional sarkmışsam sarkmışsan sarkmışsa sarkmışsak sarkmışsanız sarkmışlarsa
future future simple sarkacağım sarkacaksın sarkacak sarkacağız sarkacaksınız sarkacaklar
past sarkacakmışım sarkacakmışsın sarkacakmış sarkacakmışız sarkacakmışsınız sarkacaklarmış
inferential sarkacaktım sarkacaktın sarkacaktı sarkacaktık sarkacaktınız sarkacaklardı
conditional sarkacaksam sarkacaksan sarkacaksa sarkacaksak sarkacaksanız sarkacaklarsa
progressive progressive simple sarkmaktayım sarkmaktasın sarkmakta sarkmaktayız sarkmaktasınız sarkmaktalar
past sarkmaktaymışım sarkmaktaymışsın sarkmaktaymış sarkmaktaymışız sarkmaktaymışsınız sarkmaktalarmış
inferential sarkmaktaydım sarkmaktaydın sarkmaktaydı sarkmaktaydık sarkmaktaydınız sarkmaktalardı
conditional sarkmaktaysam sarkmaktaysan sarkmaktaysa sarkmaktaysak sarkmaktaysanız sarkmaktalarsa
necessitative necessitative simple sarkmalıyım sarkmalısın sarkmalı sarkmalıyız sarkmalısınız sarkmalılar
past sarkmalıymışım sarkmalıymışsın sarkmalıymış sarkmalıymışız sarkmalıymışsınız sarkmalılarmış
inferential sarkmalıydım sarkmalıydın sarkmalıydı sarkmalıydık sarkmalıydınız sarkmalılardı
conditional sarkmalıysam sarkmalıysan sarkmalıysa sarkmalıysak sarkmalıysanız sarkmalılarsa
past past simple sarktım sarktın sarktı sarktık sarktınız sarktılar
conditional sarktıysam sarktıysan sarktıysa sarktıysak sarktıysanız sarktılarsa
conditional conditional simple sarksam sarksan sarksa sarksak sarksanız sarksalar
past sarksaymışım sarksaymışsın sarksaymış sarksaymışız sarksaymışsınız sarksalarmış
inferential sarksaydım sarksaydın sarksaydı sarksaydık sarksaydınız sarksalardı
optative sarkayım sarkasın sarka sarkalım sarkasınız sarkalar
imperative imperative regular sark sarksın sarkın sarksınlar
formal sarkınız sarkınız
informal sarksana sarksanıza
infinitive sarkmak
verbal noun sarkma
impersonal participle imperfective sarkan
perfective sarkmış
prospective sarkacak
personal participle non-prospective sarktığım sarktığın sarktığı sarktığımız sarktığınız sarktıkları
prospective sarkacağım sarkacağın sarkacağı sarkacağımız sarkacağınız sarkacakları
temporal adverb temporal adverb simple sarkarken1
specific sarkınca
"and" sarkıp
"since" sarkalı
"until" sarkasıya
"as long as" sarktıkça
modal adverb modal adverb simple sarkarak
reduplicated sarka sarka
"as if" sarkarcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple sarkmam sarkmazsın sarkmaz sarkmayız sarkmazsınız sarkmazlar
past sarkmazmışım sarkmazmışsın sarkmazmış sarkmazmışız sarkmazmışsınız sarkmazlarmış
inferential sarkmazdım sarkmazdın sarkmazdı sarkmazdık sarkmazdınız sarkmazlardı
conditional sarkmazsam sarkmazsan sarkmazsa sarkmazsak sarkmazsanız sarkmazlarsa
continuous continuous simple sarkmıyorum sarkmıyorsun sarkmıyor sarkmıyoruz sarkmıyorsunuz sarkmıyorlar
past sarkmıyormuşum sarkmıyormuşsun sarkmıyormuş sarkmıyormuşuz sarkmıyormuşsunuz sarkmıyorlarmış
inferential sarkmıyordum sarkmıyordun sarkmıyordu sarkmıyorduk sarkmıyordunuz sarkmıyorlardı
conditional sarkmıyorsam sarkmıyorsan sarkmıyorsa sarkmıyorsak sarkmıyorsanız sarkmıyorlarsa
inferential inferential simple sarkmamışım sarkmamışsın sarkmamış sarkmamışız sarkmamışsınız sarkmamışlar
past sarkmamışmışım sarkmamışmışsın sarkmamışmış sarkmamışmışız sarkmamışmışsınız sarkmamışlarmış
inferential sarkmamıştım sarkmamıştın sarkmamıştı sarkmamıştık sarkmamıştınız sarkmamışlardı
conditional sarkmamışsam sarkmamışsan sarkmamışsa sarkmamışsak sarkmamışsanız sarkmamışlarsa
future future simple sarkmayacağım sarkmayacaksın sarkmayacak sarkmayacağız sarkmayacaksınız sarkmayacaklar
past sarkmayacakmışım sarkmayacakmışsın sarkmayacakmış sarkmayacakmışız sarkmayacakmışsınız sarkmayacaklarmış
inferential sarkmayacaktım sarkmayacaktın sarkmayacaktı sarkmayacaktık sarkmayacaktınız sarkmayacaklardı
conditional sarkmayacaksam sarkmayacaksan sarkmayacaksa sarkmayacaksak sarkmayacaksanız sarkmayacaklarsa
progressive progressive simple sarkmamaktayım sarkmamaktasın sarkmamakta sarkmamaktayız sarkmamaktasınız sarkmamaktalar
past sarkmamaktaymışım sarkmamaktaymışsın sarkmamaktaymış sarkmamaktaymışız sarkmamaktaymışsınız sarkmamaktalarmış
inferential sarkmamaktaydım sarkmamaktaydın sarkmamaktaydı sarkmamaktaydık sarkmamaktaydınız sarkmamaktalardı
conditional sarkmamaktaysam sarkmamaktaysan sarkmamaktaysa sarkmamaktaysak sarkmamaktaysanız sarkmamaktalarsa
necessitative necessitative simple sarkmamalıyım sarkmamalısın sarkmamalı sarkmamalıyız sarkmamalısınız sarkmamalılar
past sarkmamalıymışım sarkmamalıymışsın sarkmamalıymış sarkmamalıymışız sarkmamalıymışsınız sarkmamalılarmış
inferential sarkmamalıydım sarkmamalıydın sarkmamalıydı sarkmamalıydık sarkmamalıydınız sarkmamalılardı
conditional sarkmamalıysam sarkmamalıysan sarkmamalıysa sarkmamalıysak sarkmamalıysanız sarkmamalılarsa
past past simple sarkmadım sarkmadın sarkmadı sarkmadık sarkmadınız sarkmadılar
conditional sarkmadıysam sarkmadıysan sarkmadıysa sarkmadıysak sarkmadıysanız sarkmadılarsa
conditional conditional simple sarkmasam sarkmasan sarkmasa sarkmasak sarkmasanız sarkmasalar
past sarkmasaymışım sarkmasaymışsın sarkmasaymış sarkmasaymışız sarkmasaymışsınız sarkmasalarmış
inferential sarkmasaydım sarkmasaydın sarkmasaydı sarkmasaydık sarkmasaydınız sarkmasalardı
optative sarkmayayım sarkmayasın sarkmaya sarkmayalım sarkmayasınız sarkmayalar
imperative imperative regular sarkma sarkmasın sarkmayın sarkmasınlar
formal sarkmayınız sarkmayınız
informal sarkmasana sarkmasanıza
infinitive sarkmamak
verbal noun sarkmama
impersonal participle imperfective sarkmayan
perfective sarkmamış
prospective sarkmayacak
personal participle non-prospective sarkmadığım sarkmadığın sarkmadığı sarkmadığımız sarkmadığınız sarkmadıkları
prospective sarkmayacağım sarkmayacağın sarkmayacağı sarkmayacağımız sarkmayacağınız sarkmayacakları
temporal adverb temporal adverb simple sarkmazken1
specific sarkmayınca
"and" sarkmayıp
"since" sarkmayalı
"until" sarkmayasıya
"as long as" sarkmadıkça
modal adverb modal adverb simple sarkmayarak
reduplicated sarkmaya sarkmaya
"as if" sarkmazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple sarkabilirim sarkabilirsin sarkabilir sarkabiliriz sarkabilirsiniz sarkabilirler
past sarkabilirmişim sarkabilirmişsin sarkabilirmiş sarkabilirmişiz sarkabilirmişsiniz sarkabilirlermiş
inferential sarkabilirdim sarkabilirdin sarkabilirdi sarkabilirdik sarkabilirdiniz sarkabilirlerdi
conditional sarkabilirsem sarkabilirsen sarkabilirse sarkabilirsek sarkabilirseniz sarkabilirlerse
continuous continuous simple sarkabiliyorum sarkabiliyorsun sarkabiliyor sarkabiliyoruz sarkabiliyorsunuz sarkabiliyorlar
past sarkabiliyormuşum sarkabiliyormuşsun sarkabiliyormuş sarkabiliyormuşuz sarkabiliyormuşsunuz sarkabiliyorlarmış
inferential sarkabiliyordum sarkabiliyordun sarkabiliyordu sarkabiliyorduk sarkabiliyordunuz sarkabiliyorlardı
conditional sarkabiliyorsam sarkabiliyorsan sarkabiliyorsa sarkabiliyorsak sarkabiliyorsanız sarkabiliyorlarsa
inferential inferential simple sarkabilmişim sarkabilmişsin sarkabilmiş sarkabilmişiz sarkabilmişsiniz sarkabilmişler
past sarkabilmişmişim sarkabilmişmişsin sarkabilmişmiş sarkabilmişmişiz sarkabilmişmişsiniz sarkabilmişlermiş
inferential sarkabilmiştim sarkabilmiştin sarkabilmişti sarkabilmiştik sarkabilmiştiniz sarkabilmişlerdi
conditional sarkabilmişsem sarkabilmişsen sarkabilmişse sarkabilmişsek sarkabilmişseniz sarkabilmişlerse
future future simple sarkabileceğim sarkabileceksin sarkabilecek sarkabileceğiz sarkabileceksiniz sarkabilecekler
past sarkabilecekmişim sarkabilecekmişsin sarkabilecekmiş sarkabilecekmişiz sarkabilecekmişsiniz sarkabileceklermiş
inferential sarkabilecektim sarkabilecektin sarkabilecekti sarkabilecektik sarkabilecektiniz sarkabileceklerdi
conditional sarkabileceksem sarkabileceksen sarkabilecekse sarkabileceksek sarkabilecekseniz sarkabileceklerse
progressive progressive simple sarkabilmekteyim sarkabilmektesin sarkabilmekte sarkabilmekteyiz sarkabilmektesiniz sarkabilmekteler
past sarkabilmekteymişim sarkabilmekteymişsin sarkabilmekteymiş sarkabilmekteymişiz sarkabilmekteymişsiniz sarkabilmektelermiş
inferential sarkabilmekteydim sarkabilmekteydin sarkabilmekteydi sarkabilmekteydik sarkabilmekteydiniz sarkabilmektelerdi
conditional sarkabilmekteysem sarkabilmekteysen sarkabilmekteyse sarkabilmekteysek sarkabilmekteyseniz sarkabilmektelerse
necessitative necessitative simple sarkabilmeliyim sarkabilmelisin sarkabilmeli sarkabilmeliyiz sarkabilmelisiniz sarkabilmeliler
past sarkabilmeliymişim sarkabilmeliymişsin sarkabilmeliymiş sarkabilmeliymişiz sarkabilmeliymişsiniz sarkabilmelilermiş
inferential sarkabilmeliydim sarkabilmeliydin sarkabilmeliydi sarkabilmeliydik sarkabilmeliydiniz sarkabilmelilerdi
conditional sarkabilmeliysem sarkabilmeliysen sarkabilmeliyse sarkabilmeliysek sarkabilmeliyseniz sarkabilmelilerse
past past simple sarkabildim sarkabildin sarkabildi sarkabildik sarkabildiniz sarkabildiler
conditional sarkabildiysem sarkabildiysen sarkabildiyse sarkabildiysek sarkabildiyseniz sarkabildilerse
conditional conditional simple sarkabilsem sarkabilsen sarkabilse sarkabilsek sarkabilseniz sarkabilseler
past sarkabilseymişim sarkabilseymişsin sarkabilseymiş sarkabilseymişiz sarkabilseymişsiniz sarkabilselermiş
inferential sarkabilseydim sarkabilseydin sarkabilseydi sarkabilseydik sarkabilseydiniz sarkabilselerdi
optative sarkabileyim sarkabilesin sarkabile sarkabilelim sarkabilesiniz sarkabileler
imperative imperative regular sarkabil sarkabilsin sarkabilin sarkabilsinler
formal sarkabiliniz sarkabiliniz
informal sarkabilsene sarkabilsenize
infinitive sarkabilmek
verbal noun sarkabilme
impersonal participle imperfective sarkabilen
perfective sarkabilmiş
prospective sarkabilecek
personal participle non-prospective sarkabildiğim sarkabildiğin sarkabildiği sarkabildiğimiz sarkabildiğiniz sarkabildikleri
prospective sarkabileceğim sarkabileceğin sarkabileceği sarkabileceğimiz sarkabileceğiniz sarkabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple sarkabilirken1
specific sarkabilince
"and" sarkabilip
"since" sarkabileli
"until" sarkabilesiye
"as long as" sarkabildikçe
modal adverb modal adverb simple sarkabilerek
reduplicated sarkabile sarkabile
"as if" sarkabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple sarkamam sarkamazsın sarkamaz sarkamayız sarkamazsınız sarkamazlar
past sarkamazmışım sarkamazmışsın sarkamazmış sarkamazmışız sarkamazmışsınız sarkamazlarmış
inferential sarkamazdım sarkamazdın sarkamazdı sarkamazdık sarkamazdınız sarkamazlardı
conditional sarkamazsam sarkamazsan sarkamazsa sarkamazsak sarkamazsanız sarkamazlarsa
continuous continuous simple sarkamıyorum sarkamıyorsun sarkamıyor sarkamıyoruz sarkamıyorsunuz sarkamıyorlar
past sarkamıyormuşum sarkamıyormuşsun sarkamıyormuş sarkamıyormuşuz sarkamıyormuşsunuz sarkamıyorlarmış
inferential sarkamıyordum sarkamıyordun sarkamıyordu sarkamıyorduk sarkamıyordunuz sarkamıyorlardı
conditional sarkamıyorsam sarkamıyorsan sarkamıyorsa sarkamıyorsak sarkamıyorsanız sarkamıyorlarsa
inferential inferential simple sarkamamışım sarkamamışsın sarkamamış sarkamamışız sarkamamışsınız sarkamamışlar
past sarkamamışmışım sarkamamışmışsın sarkamamışmış sarkamamışmışız sarkamamışmışsınız sarkamamışlarmış
inferential sarkamamıştım sarkamamıştın sarkamamıştı sarkamamıştık sarkamamıştınız sarkamamışlardı
conditional sarkamamışsam sarkamamışsan sarkamamışsa sarkamamışsak sarkamamışsanız sarkamamışlarsa
future future simple sarkamayacağım sarkamayacaksın sarkamayacak sarkamayacağız sarkamayacaksınız sarkamayacaklar
past sarkamayacakmışım sarkamayacakmışsın sarkamayacakmış sarkamayacakmışız sarkamayacakmışsınız sarkamayacaklarmış
inferential sarkamayacaktım sarkamayacaktın sarkamayacaktı sarkamayacaktık sarkamayacaktınız sarkamayacaklardı
conditional sarkamayacaksam sarkamayacaksan sarkamayacaksa sarkamayacaksak sarkamayacaksanız sarkamayacaklarsa
progressive progressive simple sarkamamaktayım sarkamamaktasın sarkamamakta sarkamamaktayız sarkamamaktasınız sarkamamaktalar
past sarkamamaktaymışım sarkamamaktaymışsın sarkamamaktaymış sarkamamaktaymışız sarkamamaktaymışsınız sarkamamaktalarmış
inferential sarkamamaktaydım sarkamamaktaydın sarkamamaktaydı sarkamamaktaydık sarkamamaktaydınız sarkamamaktalardı
conditional sarkamamaktaysam sarkamamaktaysan sarkamamaktaysa sarkamamaktaysak sarkamamaktaysanız sarkamamaktalarsa
necessitative necessitative simple sarkamamalıyım sarkamamalısın sarkamamalı sarkamamalıyız sarkamamalısınız sarkamamalılar
past sarkamamalıymışım sarkamamalıymışsın sarkamamalıymış sarkamamalıymışız sarkamamalıymışsınız sarkamamalılarmış
inferential sarkamamalıydım sarkamamalıydın sarkamamalıydı sarkamamalıydık sarkamamalıydınız sarkamamalılardı
conditional sarkamamalıysam sarkamamalıysan sarkamamalıysa sarkamamalıysak sarkamamalıysanız sarkamamalılarsa
past past simple sarkamadım sarkamadın sarkamadı sarkamadık sarkamadınız sarkamadılar
conditional sarkamadıysam sarkamadıysan sarkamadıysa sarkamadıysak sarkamadıysanız sarkamadılarsa
conditional conditional simple sarkamasam sarkamasan sarkamasa sarkamasak sarkamasanız sarkamasalar
past sarkamasaymışım sarkamasaymışsın sarkamasaymış sarkamasaymışız sarkamasaymışsınız sarkamasalarmış
inferential sarkamasaydım sarkamasaydın sarkamasaydı sarkamasaydık sarkamasaydınız sarkamasalardı
optative sarkamayayım sarkamayasın sarkamaya sarkamayalım sarkamayasınız sarkamayalar
imperative imperative regular sarkama sarkamasın sarkamayın sarkamasınlar
formal sarkamayınız sarkamayınız
informal sarkamasana sarkamasanıza
infinitive sarkamamak
verbal noun sarkamama
impersonal participle imperfective sarkamayan
perfective sarkamamış
prospective sarkamayacak
personal participle non-prospective sarkamadığım sarkamadığın sarkamadığı sarkamadığımız sarkamadığınız sarkamadıkları
prospective sarkamayacağım sarkamayacağın sarkamayacağı sarkamayacağımız sarkamayacağınız sarkamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple sarkamazken1
specific sarkamayınca
"and" sarkamayıp
"since" sarkamayalı
"until" sarkamayasıya
"as long as" sarkamadıkça
modal adverb modal adverb simple sarkamayarak
reduplicated sarkamaya sarkamaya
"as if" sarkamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

Synonyms

  • (to hang): salınmak
  • (to flirt with, molest): asılmak
  • (to be posponed to): kalmak

Derived terms

References

  1. ^ Clauson, Gerard (1972) “sark-”, in An Etymological Dictionary of pre-thirteenth-century Turkish, Oxford: Clarendon Press, →ISBN, →OCLC, page 847