karalamak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish قره‌لامق (ḳaralamaḳ, to blacken, to cover a paper with writing calligraphic exercises, scribbling etc.),[1] from Ottoman Turkish قره (ḳara, black), from Proto-Turkic *kara (black),[2][3] morphologically kara +‎ -la +‎ -mak.

Pronunciation

  • IPA(key): /ka.ɾa.ɫaˈmak/
  • Hyphenation: ka‧ra‧la‧mak

Verb

karalamak (third-person singular simple present karalar)

  1. (transitive) To smear by drawing or painting with a pen, pencil or paint.
  2. (transitive) To cross out a text by drawing over it.
    Synonyms: çizmek, kalem çekmek, silmek
  3. (transitive) To write or draw as a draft; to sketch.
  4. (intransitive) To scribble hurriedly.
  5. (transitive, figuratively) To slander or defame someone, to besmirch.
    Synonyms: iftira etmek, iftira atmak, kara çalmak, kara sürmek, leke sürmek

Conjugation

Conjugation of karalamak
positive conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple karalarım karalarsın karalar karalarız karalarsınız karalarlar
past karalarmışım karalarmışsın karalarmış karalarmışız karalarmışsınız karalarlarmış
inferential karalardım karalardın karalardı karalardık karalardınız karalarlardı
conditional karalarsam karalarsan karalarsa karalarsak karalarsanız karalarlarsa
continuous continuous simple karalıyorum karalıyorsun karalıyor karalıyoruz karalıyorsunuz karalıyorlar
past karalıyormuşum karalıyormuşsun karalıyormuş karalıyormuşuz karalıyormuşsunuz karalıyorlarmış
inferential karalıyordum karalıyordun karalıyordu karalıyorduk karalıyordunuz karalıyorlardı
conditional karalıyorsam karalıyorsan karalıyorsa karalıyorsak karalıyorsanız karalıyorlarsa
inferential inferential simple karalamışım karalamışsın karalamış karalamışız karalamışsınız karalamışlar
past karalamışmışım karalamışmışsın karalamışmış karalamışmışız karalamışmışsınız karalamışlarmış
inferential karalamıştım karalamıştın karalamıştı karalamıştık karalamıştınız karalamışlardı
conditional karalamışsam karalamışsan karalamışsa karalamışsak karalamışsanız karalamışlarsa
future future simple karalayacağım karalayacaksın karalayacak karalayacağız karalayacaksınız karalayacaklar
past karalayacakmışım karalayacakmışsın karalayacakmış karalayacakmışız karalayacakmışsınız karalayacaklarmış
inferential karalayacaktım karalayacaktın karalayacaktı karalayacaktık karalayacaktınız karalayacaklardı
conditional karalayacaksam karalayacaksan karalayacaksa karalayacaksak karalayacaksanız karalayacaklarsa
progressive progressive simple karalamaktayım karalamaktasın karalamakta karalamaktayız karalamaktasınız karalamaktalar
past karalamaktaymışım karalamaktaymışsın karalamaktaymış karalamaktaymışız karalamaktaymışsınız karalamaktalarmış
inferential karalamaktaydım karalamaktaydın karalamaktaydı karalamaktaydık karalamaktaydınız karalamaktalardı
conditional karalamaktaysam karalamaktaysan karalamaktaysa karalamaktaysak karalamaktaysanız karalamaktalarsa
necessitative necessitative simple karalamalıyım karalamalısın karalamalı karalamalıyız karalamalısınız karalamalılar
past karalamalıymışım karalamalıymışsın karalamalıymış karalamalıymışız karalamalıymışsınız karalamalılarmış
inferential karalamalıydım karalamalıydın karalamalıydı karalamalıydık karalamalıydınız karalamalılardı
conditional karalamalıysam karalamalıysan karalamalıysa karalamalıysak karalamalıysanız karalamalılarsa
past past simple karaladım karaladın karaladı karaladık karaladınız karaladılar
conditional karaladıysam karaladıysan karaladıysa karaladıysak karaladıysanız karaladılarsa
conditional conditional simple karalasam karalasan karalasa karalasak karalasanız karalasalar
past karalasaymışım karalasaymışsın karalasaymış karalasaymışız karalasaymışsınız karalasalarmış
inferential karalasaydım karalasaydın karalasaydı karalasaydık karalasaydınız karalasalardı
optative karalayayım karalayasın karalaya karalayalım karalayasınız karalayalar
imperative imperative regular karala karalasın karalayın karalasınlar
formal karalayınız karalayınız
informal karalasana karalasanıza
infinitive karalamak
verbal noun karalama
impersonal participle imperfective karalayan
perfective karalamış
prospective karalayacak
personal participle non-prospective karaladığım karaladığın karaladığı karaladığımız karaladığınız karaladıkları
prospective karalayacağım karalayacağın karalayacağı karalayacağımız karalayacağınız karalayacakları
temporal adverb temporal adverb simple karalarken1
specific karalayınca
"and" karalayıp
"since" karalayalı
"until" karalayasıya
"as long as" karaladıkça
modal adverb modal adverb simple karalayarak
reduplicated karalaya karalaya
"as if" karalarcasına1
negative conjugation
negative conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple karalamam karalamazsın karalamaz karalamayız karalamazsınız karalamazlar
past karalamazmışım karalamazmışsın karalamazmış karalamazmışız karalamazmışsınız karalamazlarmış
inferential karalamazdım karalamazdın karalamazdı karalamazdık karalamazdınız karalamazlardı
conditional karalamazsam karalamazsan karalamazsa karalamazsak karalamazsanız karalamazlarsa
continuous continuous simple karalamıyorum karalamıyorsun karalamıyor karalamıyoruz karalamıyorsunuz karalamıyorlar
past karalamıyormuşum karalamıyormuşsun karalamıyormuş karalamıyormuşuz karalamıyormuşsunuz karalamıyorlarmış
inferential karalamıyordum karalamıyordun karalamıyordu karalamıyorduk karalamıyordunuz karalamıyorlardı
conditional karalamıyorsam karalamıyorsan karalamıyorsa karalamıyorsak karalamıyorsanız karalamıyorlarsa
inferential inferential simple karalamamışım karalamamışsın karalamamış karalamamışız karalamamışsınız karalamamışlar
past karalamamışmışım karalamamışmışsın karalamamışmış karalamamışmışız karalamamışmışsınız karalamamışlarmış
inferential karalamamıştım karalamamıştın karalamamıştı karalamamıştık karalamamıştınız karalamamışlardı
conditional karalamamışsam karalamamışsan karalamamışsa karalamamışsak karalamamışsanız karalamamışlarsa
future future simple karalamayacağım karalamayacaksın karalamayacak karalamayacağız karalamayacaksınız karalamayacaklar
past karalamayacakmışım karalamayacakmışsın karalamayacakmış karalamayacakmışız karalamayacakmışsınız karalamayacaklarmış
inferential karalamayacaktım karalamayacaktın karalamayacaktı karalamayacaktık karalamayacaktınız karalamayacaklardı
conditional karalamayacaksam karalamayacaksan karalamayacaksa karalamayacaksak karalamayacaksanız karalamayacaklarsa
progressive progressive simple karalamamaktayım karalamamaktasın karalamamakta karalamamaktayız karalamamaktasınız karalamamaktalar
past karalamamaktaymışım karalamamaktaymışsın karalamamaktaymış karalamamaktaymışız karalamamaktaymışsınız karalamamaktalarmış
inferential karalamamaktaydım karalamamaktaydın karalamamaktaydı karalamamaktaydık karalamamaktaydınız karalamamaktalardı
conditional karalamamaktaysam karalamamaktaysan karalamamaktaysa karalamamaktaysak karalamamaktaysanız karalamamaktalarsa
necessitative necessitative simple karalamamalıyım karalamamalısın karalamamalı karalamamalıyız karalamamalısınız karalamamalılar
past karalamamalıymışım karalamamalıymışsın karalamamalıymış karalamamalıymışız karalamamalıymışsınız karalamamalılarmış
inferential karalamamalıydım karalamamalıydın karalamamalıydı karalamamalıydık karalamamalıydınız karalamamalılardı
conditional karalamamalıysam karalamamalıysan karalamamalıysa karalamamalıysak karalamamalıysanız karalamamalılarsa
past past simple karalamadım karalamadın karalamadı karalamadık karalamadınız karalamadılar
conditional karalamadıysam karalamadıysan karalamadıysa karalamadıysak karalamadıysanız karalamadılarsa
conditional conditional simple karalamasam karalamasan karalamasa karalamasak karalamasanız karalamasalar
past karalamasaymışım karalamasaymışsın karalamasaymış karalamasaymışız karalamasaymışsınız karalamasalarmış
inferential karalamasaydım karalamasaydın karalamasaydı karalamasaydık karalamasaydınız karalamasalardı
optative karalamayayım karalamayasın karalamaya karalamayalım karalamayasınız karalamayalar
imperative imperative regular karalama karalamasın karalamayın karalamasınlar
formal karalamayınız karalamayınız
informal karalamasana karalamasanıza
infinitive karalamamak
verbal noun karalamama
impersonal participle imperfective karalamayan
perfective karalamamış
prospective karalamayacak
personal participle non-prospective karalamadığım karalamadığın karalamadığı karalamadığımız karalamadığınız karalamadıkları
prospective karalamayacağım karalamayacağın karalamayacağı karalamayacağımız karalamayacağınız karalamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple karalamazken1
specific karalamayınca
"and" karalamayıp
"since" karalamayalı
"until" karalamayasıya
"as long as" karalamadıkça
modal adverb modal adverb simple karalamayarak
reduplicated karalamaya karalamaya
"as if" karalamazcasına1
potential conjugation
potential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple karalayabilirim karalayabilirsin karalayabilir karalayabiliriz karalayabilirsiniz karalayabilirler
past karalayabilirmişim karalayabilirmişsin karalayabilirmiş karalayabilirmişiz karalayabilirmişsiniz karalayabilirlermiş
inferential karalayabilirdim karalayabilirdin karalayabilirdi karalayabilirdik karalayabilirdiniz karalayabilirlerdi
conditional karalayabilirsem karalayabilirsen karalayabilirse karalayabilirsek karalayabilirseniz karalayabilirlerse
continuous continuous simple karalayabiliyorum karalayabiliyorsun karalayabiliyor karalayabiliyoruz karalayabiliyorsunuz karalayabiliyorlar
past karalayabiliyormuşum karalayabiliyormuşsun karalayabiliyormuş karalayabiliyormuşuz karalayabiliyormuşsunuz karalayabiliyorlarmış
inferential karalayabiliyordum karalayabiliyordun karalayabiliyordu karalayabiliyorduk karalayabiliyordunuz karalayabiliyorlardı
conditional karalayabiliyorsam karalayabiliyorsan karalayabiliyorsa karalayabiliyorsak karalayabiliyorsanız karalayabiliyorlarsa
inferential inferential simple karalayabilmişim karalayabilmişsin karalayabilmiş karalayabilmişiz karalayabilmişsiniz karalayabilmişler
past karalayabilmişmişim karalayabilmişmişsin karalayabilmişmiş karalayabilmişmişiz karalayabilmişmişsiniz karalayabilmişlermiş
inferential karalayabilmiştim karalayabilmiştin karalayabilmişti karalayabilmiştik karalayabilmiştiniz karalayabilmişlerdi
conditional karalayabilmişsem karalayabilmişsen karalayabilmişse karalayabilmişsek karalayabilmişseniz karalayabilmişlerse
future future simple karalayabileceğim karalayabileceksin karalayabilecek karalayabileceğiz karalayabileceksiniz karalayabilecekler
past karalayabilecekmişim karalayabilecekmişsin karalayabilecekmiş karalayabilecekmişiz karalayabilecekmişsiniz karalayabileceklermiş
inferential karalayabilecektim karalayabilecektin karalayabilecekti karalayabilecektik karalayabilecektiniz karalayabileceklerdi
conditional karalayabileceksem karalayabileceksen karalayabilecekse karalayabileceksek karalayabilecekseniz karalayabileceklerse
progressive progressive simple karalayabilmekteyim karalayabilmektesin karalayabilmekte karalayabilmekteyiz karalayabilmektesiniz karalayabilmekteler
past karalayabilmekteymişim karalayabilmekteymişsin karalayabilmekteymiş karalayabilmekteymişiz karalayabilmekteymişsiniz karalayabilmektelermiş
inferential karalayabilmekteydim karalayabilmekteydin karalayabilmekteydi karalayabilmekteydik karalayabilmekteydiniz karalayabilmektelerdi
conditional karalayabilmekteysem karalayabilmekteysen karalayabilmekteyse karalayabilmekteysek karalayabilmekteyseniz karalayabilmektelerse
necessitative necessitative simple karalayabilmeliyim karalayabilmelisin karalayabilmeli karalayabilmeliyiz karalayabilmelisiniz karalayabilmeliler
past karalayabilmeliymişim karalayabilmeliymişsin karalayabilmeliymiş karalayabilmeliymişiz karalayabilmeliymişsiniz karalayabilmelilermiş
inferential karalayabilmeliydim karalayabilmeliydin karalayabilmeliydi karalayabilmeliydik karalayabilmeliydiniz karalayabilmelilerdi
conditional karalayabilmeliysem karalayabilmeliysen karalayabilmeliyse karalayabilmeliysek karalayabilmeliyseniz karalayabilmelilerse
past past simple karalayabildim karalayabildin karalayabildi karalayabildik karalayabildiniz karalayabildiler
conditional karalayabildiysem karalayabildiysen karalayabildiyse karalayabildiysek karalayabildiyseniz karalayabildilerse
conditional conditional simple karalayabilsem karalayabilsen karalayabilse karalayabilsek karalayabilseniz karalayabilseler
past karalayabilseymişim karalayabilseymişsin karalayabilseymiş karalayabilseymişiz karalayabilseymişsiniz karalayabilselermiş
inferential karalayabilseydim karalayabilseydin karalayabilseydi karalayabilseydik karalayabilseydiniz karalayabilselerdi
optative karalayabileyim karalayabilesin karalayabile karalayabilelim karalayabilesiniz karalayabileler
imperative imperative regular karalayabil karalayabilsin karalayabilin karalayabilsinler
formal karalayabiliniz karalayabiliniz
informal karalayabilsene karalayabilsenize
infinitive karalayabilmek
verbal noun karalayabilme
impersonal participle imperfective karalayabilen
perfective karalayabilmiş
prospective karalayabilecek
personal participle non-prospective karalayabildiğim karalayabildiğin karalayabildiği karalayabildiğimiz karalayabildiğiniz karalayabildikleri
prospective karalayabileceğim karalayabileceğin karalayabileceği karalayabileceğimiz karalayabileceğiniz karalayabilecekleri
temporal adverb temporal adverb simple karalayabilirken1
specific karalayabilince
"and" karalayabilip
"since" karalayabileli
"until" karalayabilesiye
"as long as" karalayabildikçe
modal adverb modal adverb simple karalayabilerek
reduplicated karalayabile karalayabile
"as if" karalayabilircesine1
impotential conjugation
impotential conjugation
singular plural
1st person (ben) 2nd person (sen) 3rd person (o) 1st person (biz) 2nd person (siz) 3rd person (onlar)
aorist aorist simple karalayamam karalayamazsın karalayamaz karalayamayız karalayamazsınız karalayamazlar
past karalayamazmışım karalayamazmışsın karalayamazmış karalayamazmışız karalayamazmışsınız karalayamazlarmış
inferential karalayamazdım karalayamazdın karalayamazdı karalayamazdık karalayamazdınız karalayamazlardı
conditional karalayamazsam karalayamazsan karalayamazsa karalayamazsak karalayamazsanız karalayamazlarsa
continuous continuous simple karalayamıyorum karalayamıyorsun karalayamıyor karalayamıyoruz karalayamıyorsunuz karalayamıyorlar
past karalayamıyormuşum karalayamıyormuşsun karalayamıyormuş karalayamıyormuşuz karalayamıyormuşsunuz karalayamıyorlarmış
inferential karalayamıyordum karalayamıyordun karalayamıyordu karalayamıyorduk karalayamıyordunuz karalayamıyorlardı
conditional karalayamıyorsam karalayamıyorsan karalayamıyorsa karalayamıyorsak karalayamıyorsanız karalayamıyorlarsa
inferential inferential simple karalayamamışım karalayamamışsın karalayamamış karalayamamışız karalayamamışsınız karalayamamışlar
past karalayamamışmışım karalayamamışmışsın karalayamamışmış karalayamamışmışız karalayamamışmışsınız karalayamamışlarmış
inferential karalayamamıştım karalayamamıştın karalayamamıştı karalayamamıştık karalayamamıştınız karalayamamışlardı
conditional karalayamamışsam karalayamamışsan karalayamamışsa karalayamamışsak karalayamamışsanız karalayamamışlarsa
future future simple karalayamayacağım karalayamayacaksın karalayamayacak karalayamayacağız karalayamayacaksınız karalayamayacaklar
past karalayamayacakmışım karalayamayacakmışsın karalayamayacakmış karalayamayacakmışız karalayamayacakmışsınız karalayamayacaklarmış
inferential karalayamayacaktım karalayamayacaktın karalayamayacaktı karalayamayacaktık karalayamayacaktınız karalayamayacaklardı
conditional karalayamayacaksam karalayamayacaksan karalayamayacaksa karalayamayacaksak karalayamayacaksanız karalayamayacaklarsa
progressive progressive simple karalayamamaktayım karalayamamaktasın karalayamamakta karalayamamaktayız karalayamamaktasınız karalayamamaktalar
past karalayamamaktaymışım karalayamamaktaymışsın karalayamamaktaymış karalayamamaktaymışız karalayamamaktaymışsınız karalayamamaktalarmış
inferential karalayamamaktaydım karalayamamaktaydın karalayamamaktaydı karalayamamaktaydık karalayamamaktaydınız karalayamamaktalardı
conditional karalayamamaktaysam karalayamamaktaysan karalayamamaktaysa karalayamamaktaysak karalayamamaktaysanız karalayamamaktalarsa
necessitative necessitative simple karalayamamalıyım karalayamamalısın karalayamamalı karalayamamalıyız karalayamamalısınız karalayamamalılar
past karalayamamalıymışım karalayamamalıymışsın karalayamamalıymış karalayamamalıymışız karalayamamalıymışsınız karalayamamalılarmış
inferential karalayamamalıydım karalayamamalıydın karalayamamalıydı karalayamamalıydık karalayamamalıydınız karalayamamalılardı
conditional karalayamamalıysam karalayamamalıysan karalayamamalıysa karalayamamalıysak karalayamamalıysanız karalayamamalılarsa
past past simple karalayamadım karalayamadın karalayamadı karalayamadık karalayamadınız karalayamadılar
conditional karalayamadıysam karalayamadıysan karalayamadıysa karalayamadıysak karalayamadıysanız karalayamadılarsa
conditional conditional simple karalayamasam karalayamasan karalayamasa karalayamasak karalayamasanız karalayamasalar
past karalayamasaymışım karalayamasaymışsın karalayamasaymış karalayamasaymışız karalayamasaymışsınız karalayamasalarmış
inferential karalayamasaydım karalayamasaydın karalayamasaydı karalayamasaydık karalayamasaydınız karalayamasalardı
optative karalayamayayım karalayamayasın karalayamaya karalayamayalım karalayamayasınız karalayamayalar
imperative imperative regular karalayama karalayamasın karalayamayın karalayamasınlar
formal karalayamayınız karalayamayınız
informal karalayamasana karalayamasanıza
infinitive karalayamamak
verbal noun karalayamama
impersonal participle imperfective karalayamayan
perfective karalayamamış
prospective karalayamayacak
personal participle non-prospective karalayamadığım karalayamadığın karalayamadığı karalayamadığımız karalayamadığınız karalayamadıkları
prospective karalayamayacağım karalayamayacağın karalayamayacağı karalayamayacağımız karalayamayacağınız karalayamayacakları
temporal adverb temporal adverb simple karalayamazken1
specific karalayamayınca
"and" karalayamayıp
"since" karalayamayalı
"until" karalayamayasıya
"as long as" karalayamadıkça
modal adverb modal adverb simple karalayamayarak
reduplicated karalayamaya karalayamaya
"as if" karalayamazcasına1

1 The suffixes -ken and -cesine may be suffixed to the base form of any of the following tenses: aorist, continuous, inferential (even when it follows another suffix), and future.

References

  1. ^ Redhouse, James W. (1890) “قره‌لامق”, in A Turkish and English Lexicon[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 1450
  2. ^ Starostin, Sergei, Dybo, Anna, Mudrak, Oleg (2003) “*Kara”, in Etymological dictionary of the Altaic languages (Handbuch der Orientalistik; VIII.8), Leiden, New York, Köln: E.J. Brill
  3. ^ Nişanyan, Sevan (2002–) “kara”, in Nişanyan Sözlük

Further reading